.....
Gitmeyecekmiş gibi sevmişti onu... Tüm kalbiyle, tüm saflığıyla... Artık onu göremeyecek, sesini duyamayacak, var olup olmadığını bilemeyecekti. Hani sorarlar ya;
" Gidene mi zor kalana mı? "
" Kalana... " derdi hep. " Çünkü giden sevseydi gitmezdi! "
Şimdi giden kendisiydi. Ama onun için canını verecek kadar çok severek gidiyordu. Artık şimdi sorsalar,
" Gidene... " derdi. " Çünkü giden, buna mecbursa, en büyük acıyı o çeker. Kalbini onda bırakıp gitmek kolay mı..?! "
Soğukluklar içinde büyüyen bir aşk hikayesi....
Şehvet ve tutku için aşık olmak mı gerekliydi?Atlas Kuzey bekarlığa veda partisinde hiç sevmediği bir kadına dokunarak aslında şehvet ve tutku için sadece aşkın değil nefretin de yeterli olduğunu öğrenicekti.
Seçil Sezgin'le şehvet , tutku ve nefretin içiçe olduğu bir hayata istemeden de olsa adım atıcak , bağımlısı olucaktı.