Genç kurgu odağı olan bu hikayemde sizlere; standart baş rollerden bahsetmeyeceğim. Ben hayatım boyunca hep 3. kişi olarak yaşadım ama sizlere bunun pek de sıkıcı olmadığını, aslında önemli olanın olayın ortasında olmak değilde, farklı kişiliklere bürünebilmenin faydalarından bahsedeceğim...
Basit bir anlatım şeklim olmasına karşın, bir insanı en fazla ne kadar üzebilirsiniz ve en fazla ne kadar umutsuz olabilirsiniz başlıkları altında yazmış olduğum, komedi içerikli ama bazı sahnelerinde de duygulanacağını umduğum bir yazı filmi var karşınızda...
Unutmayın ön yargı, iyi olan şeyleri görebilmemizi engelleyen bir takım, kötü içerikli bi' katmandır. Ve biz, bu katmanı aşabilmek için 'aslında hiçbir şey göründüğü gibi değildir,' durumunu dikkate almalıyız...
Dudaklarıma bir buse kondururken "seni seviyorum,ama biraz acı cekmen gerekiyor"
Ben iki yıldır acı çekiyorum,bu ne ki? Boxerini çıkarırken onu izliyordum. Bir yere gelince utanman da kalmıyordu bu adamın yanında. Alışık olduğum şeylerdi. Bir adamın sevmediğin halde her zerresini biliyorsanız buna bir bok denmezdi!
Kalın ve damarlı penisini çıkarıp birkaç defa okşadı. Bunu yaparken gözlerimin içine bakıyordu.
"Hazır mısın?"
Hazır mıyım? Ben çocuk doğurmaya hazır değilim. Ben anne olmaya hazır değilim. Lanet olası hapı yanıma almamıştım! Ayrıca aklıma nereden gelebilirdi ki dağ başında kocamla sevişeceğimiz?
Erkekliğini girişime yerleştirirken birden içime itti. "Ahh!" Tırnaklarımı kollarına geçirdim. İçimde hareket etmeye başladı. Bacaklarımı beline doladım, topuklarım kalçalarına değiyordu. Omuzlarına sıkıca tutundum. Terden ıslanmış Saçlarımı gözümün önüne düşerken tek eliyle geriye attı.
"Kartal!"
"Sikeyim! Seni o kadar özlemişim ki!"
"Ahh! Yavaşla!"
"Hayır bebeğim,bu gece sadece benim istediğim olacak"
Omuzlarına tırnaklarımı geçirirken odadaki tek ses tenin,tene çarpma sesleri,ve kısılan sesimden çıkan inlemelerimdi. Sonuna kadar soktuğu aletiyle hayalarının kadınlığıma çarptığını hissedebiliyordum.