HİSSİZLİK
  • reads 524
  • Stemmen 98
  • Delen 8
  • reads 524
  • Stemmen 98
  • Delen 8
Lopende, voor het eerst gepubliceerd apr. 22, 2016
Voor volwassenen
Odanın tavanına bir intihar ipi asılmıştı, altında bir sandalye duruyordu. Ruhum benden izinsiz bir şekilde hayallerimin elinden tutup o sandalyenin üzerine çıkarttı ve tam da yok olmaya başladığı yerden geçirdi ipi umutlarımla süslü hayallerime. Bir peçete çıkardım cebimden ve gözyaşlarımın akmasını bekledim. Ağlayamadım fakat binlerce kez parçalandım. Ruhum tam hayallerimin altındaki sandalyeyi çekecekken girdim araya. Bunu bizzat ben yapmalıydım. O an bütün yaşanmışlıklarımı toplayıp bir tekme attım sandalyeye. Geçtim bir köşeye can çekişen hayallerimi izledim. Saniyeler sonra bitti herşey. İşte bu kadardı.  Yılların izi bir ipte son bulmuştu. Bir sigara yaktım hissizliğime. Bundan sonra ne ağlamak vardı ne de hayal kurmak. Hissizdim işte, bu kadar basitti.
Alle rechten voorbehouden
Meld je aan om HİSSİZLİK aan je bibliotheek toe te voegen en updates te ontvangen
or
Inhoudsrichtlijnen
Je bent misschien ook geïnteresseerd in
GECENİN İZİ door hisssizyazar
40 Delen Lopende
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Je bent misschien ook geïnteresseerd in
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
ÖFKE ÇİÇEĞİ  cover
Kara Gül  cover
KONUK SEVMEZ DENİZ cover
BIÇAK SIRTI - BXB - GAY cover
Siyah Yıldızlar  cover
Sarmaşık [BxB]  cover
🌼PAPATYA 🌼(Düzenlenecektir) cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
İMDADIM cover

GECENİN İZİ

40 Delen Lopende

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....