Yürüdük...yürüdük...ama bu yol sanki hiç bitmiyordu.Dedektıf yunus amca ile yolları sezerek büyüteç ile bir şeyler arıyorduk.Ne aradıgımızı bilmesekte çıkmıştık yola bir kere ...
Sanki uzaktan ızsız bir adadan sesler geliyordu .Sanki biri orada mahsur kalmıştı. Bagırıyordu dedektıf yunus amca dıkkatını hiç bozmuyordu. Yavaşça yanından uzaklaşıp sesin geldigi tarafa yöneldim . Kafamda binlerce ? (Soru işareti)
-ya kaybolursam , ya geri donemezsem , ya o ızsız adadakı şahıs orada ölürse ya ya yaaaa...
Tabi bunları düşünürken adımlarım yavaşlıyorfu bazen hiç atamıyordum. Sonunda ızsız adaya ulaştım ve o mahsur kalan şahıs benim ilkokul arkadaşım , sıra arkadaşım ne çok samımıydık o zamanlar canım arkadaşım ya ...
Birden aklıma dedektıf yunus amca geldi yanlız bırakmıştım onu geldıgım yolu da unutmuştum ne yapacaktım ben ?
Yollar çamurlu oldugundan ayak izlerimi takıp edıyordum ve sonunda nihayetinde dedektıf yunus amcaya ulaştım .. dedektıf yunus amca yanından ayrıldıgımı fark etmemiş .