"Özgür değilsin, seni tam şu anda istiyorum."
☁☁☁
Hayatın rayını değiştirmek için iki kelime yeterli miydi gerçekten? Puslu ve bir o kadar da sisli gecedeki ufuk çizgisi kadar sonu belirsiz bir oyundu bu Ulaş ve Elveda için. Suda üç kez seken taş misali, üç yüreğin çırpınışıydı onların hikayesi.
Bir oyunun sınırları en ücra köşelerine kadar zorlanırken tutkulu bir sevişmenin getirdikleri, götürdükleri; yeşerttikleri, yıkıma uğrattıklarıydı sadece belki de. Fakat ne kadar yasak ne kadar hasarlı olursa olsun Ulaş'ın da Elveda'nın da boyun eğdiği, su götürmez bir gerçek vardı:
Tenler kavuşurken mantık aranmazdı.