Çürüyen kelimelerimle sardığım ruhumu özgür bırakmaya karar verdiğim saattir huzura ermem. Gülüşüme sakladığım kırgınlıklar batmaya başlayınca anladım vaktin geldiğini. Huzuru istiyordu ruhum. Delik deşik,paramparça fısıldıyordu içime doğru "Huzuru getir bana" diye. Ve şimdi onu serbest bırakıyorum. Döksün diye. Kırıklarını sardığı sözcükler dökülsün diye. Çürümüş bir kalp atar mı yeniden? Hissedilir mi aldığı nefes? Yakar mı kelimeleri insanın ruhunu? Kendi çürüklüğünü mü yeniler yoksa?
4 parts