Ilık bir eylül günüydü.Annabethle Central Park'a gitmistik.Uzun bir Sessizligin ardindan"Unuttun" dedi "Degil mi Yosun Kafa ?" Ne diyecegimi bilmiyordum sirt cantama baktim;Annabeth in en sevdigi kitap tamam , battaniye tamam, Yankee kepi tamam , biskuvi o da tamam...Gozleri yere bakiyordu saclari omzuna dokulmus altin bir nehir gibiydi , gozlerinin icinde kendinizi kaybedebilirdiniz o gri denizlerde..."Normal insanlar,ozel gunleri kutlarlar akillim."diye ipucu verdi . Benim dogum gunum tam bir ay onceydi , onun dogum gunu de olamaz ,diye mirildanirken.Bir kamyonet onumuzde durdu . Uzerinde :
HERKES PRESTE yaziyordu bir dakika benim disleksim var. Gozlerimi
kisip tekrar bakinca HERMES EKSPRES oldugunu anladim."Ah ne guzel"diye mirildandim."Posta gelmis"Annabeth ne oldugunu anlamaya
calisirken ayaga kalkip kirli sakalli adamin yanina dogru yurudum .
Adam "Naber ,Percy?"dedi. "Sana ve yardimina ihtiyacim var." Annabeth
"Sizi duyabiliyorum" diye haykirdi. "Groge ve Martha nerde?"