"Ben karanlığım, benim sevmeye hakkım yok Büşra anlasana" dedi Barlas acı içinde "Sen karanlık değilsin sadece ışığı sevmeyen koca adamsın. Sen benim aydınlığımsın anladın mı?." dedim kendime inanamayarak. Büşra, on dört yaşındayken annesinin gözleri önünde öldürülmesine şahit oluyor. O yaralı bir kız. Büşra o günden sonra okula devam etmiyor, edemiyor. Büşra en çok odasında ki mavi koltuğuna oturup gökyüzüyle sohbet etmeye bayılıyor. Annesinin orada onu gördüğünü zannediyor. O masum bir kız. Babası bir yanına gelip evleneceği haberini veriyor. O, yıkılıyor. Babası kızının yıkım getireni oluyor. Büşra evleneceği adamı tanımıyor, hiç kimse tanımıyor. O katil değil, o uyuşturucu bağımlısı değil, o mafya da değil. O sadece Barlas ÇAKIR.