Gözyaşları.. Hiç durmuyorlar. Dinmiyorlar.
Hayatınız boyunca sürekli bir baskıya uğrayıp, duygularınızı, düşüncelerinizi hiçbirzaman söyleyemiyor, her zaman bir ağda takılı kalmış, çaresizce kıvranan küçük bir yaratık gibi yaşıyordum hayatı. Aslında artık yaşadığımı düşünmüyorum. Düşünemiyorum daha doğrusu. Her insan özgürdür, yaşamayı bilen, önünde hiçbir engel olmayan ve dahası. Keşke bende öyle olabilseydim. Ama olmayınca olmuyor. Bazen "Keşke hiç dünyaya gelmeseydim." diyorum. Küçükken geleceğe dair birsürü hayallerim vardı. Ama bunların tek bir tanesi bile gerçek olmadı. Bunlar benim yüzümden değildi. Hepsi yüzüne bakmak istemediğim, adını ağzına almadığım ailem yüzündendi. Bana istediğim senaryoyu yaşatmadılar, yaşatamadılar. Derin denizin sularına batmış olsamda acaba nefes almak için son bir şansım var mıdır? Diye düşünüyordum ki, ama sonra anladım benim hayatta hiçbir şansım olmadığını. Hep özgür olmak isterdim. Ya da herzaman olmasa da olur. Birkaç saniye de kabulüm...
"Adım Yazgı Karadağ." Adını tane tane, vurgulayarak söyledi.
"Ölüm seni korkutmuyorsa..." Dedi üzerimdeki vücuduyla daha çok ezerek.
"Günlerce inletirim seni altımda! Ölmek için yalvarırsın!"