..Aşk ile ilk tanışmasıydı. Ferhata dağları deldiren, mecnunu dillere düşüren, Keremi kahırdan öldüren Aşk.. Herkes Aşkı başka başka tanımlar. Bazısına göre Aşk aynı şeyleri severek yapmaktır, bazısına göre farklı şeyleri birlikte yapmaktır. Kimine göre onun dinlediği şarkıları anlamsızca tekrar tekrar dinlemektir.Kimisi Aşkı ' Acı' diye tanımlarken kimisine göre Aşk deli gibi sebepsiz gülmektir.
Tomrise göre ise Aşk, Gitar hocası Nejattı. Onun o esmer elleriydi, gözlerindeki esrarengiz bakışlarıydı ve kimselere benzemeyen o kendine has kokusuydu.. Kendini kaybolmuş hissettiğinde, yeniden bulduğu adam Tomrisin Aşk ile ilk karşılaşmasıydı..Yada o öyle sanıyordu..
Aşkın bir rengi olsaydı muhakkak gri olurdu. Ne siyah ne beyaz . Belli belirsiz acıları vardır Aşkın, kanatmaz belki ama iz bırakır. İçimizdeki doğru adam yada doğru kadını bulmak için ağır bedeller de ödedik.. Hepimiz güzel şeyleri umarak geldik buraya kadar. Sol cebimiz hayal kırıklığı dolu, sağ cebimizde hala umut.. Hepimiz peri masallarıyla ve mutlu mesut sonlu masallarla büyütülsek de karşımıza çıkan insanların hepsi inancımızdan bir parça alarak eksiltti öyle gitti. Ben Aşka inanmayan biri değilim sadece öptüğüm kurbağaların hiçbiri henüz prense dönüşmedi. Ve annemin de söylediği gibi gerçek Prensi bulana kadar bir çok kurbağayı öpmek zorunda kalabilirsiniz ...
Eğlence amaçlı yazdığım bir Gerçek Ailem kurgusudur.
...
"Baysoy değilim." Dedi. Ardından
"Tekrar et!" Diye bağırdı her zaman ki gibi.
"Baysoy değilim." Dedim sakince, artık alışmıştım.
"Yeniden!" Diye bağırdı bu sefer.
"Ben Baysoy değilim!"
YENİDEN
𝕋𝕖𝕜𝕣𝕒𝕣 𝔼𝕥