Soğuk hava vücuduma nüfus ederken düşüncelerim girdap gibi beynimi ele geçiriyordu
Aşka inanmazdım , tesadüfe inanmazdım ama her ikiside bariz bir şekilde vardı.
Kaderin oyununa boynum eğikti.
Tek bildiğim aşkın pençesinde can çekiştiğimdi.
Benim nefesim o' ydu , evimdi. Her şeyimdi.
Ve geride bıraktığım ölüm...
nefes alamazken yinede direnmek saçma gelsede,mecburdum.
Ne atan bir kalp için nede bir başkası için.
Kendim için...
Belkide döneceğini biliyordum,eski aşkları,bakışları,gülümsemeleri.
Biraz zordu tabi,dönmeyecekti,ama belkide ben onun ziyaretine,onun yanına göç edecektim.
Günlerdir düşüncelerimden sıyrılmayı başaramadım, rüyalarımda bile beni çağırırken hayata tutnmaya çabalıyordum.,
Onu unutmak göründüğü kadar kolay değildi fakat herzamanki gibi boyumu aşan dalgalar beni alıp savurmayı başarıyordu.
Hedefleri için gözünü karartmış olan Alin, bir yıl daha sınava çalışma kararı alır. Her şeyi bir kenara bırakmış, yalnızca derslerine odaklanmışken, kütüphanede tanıştığı bir adamla sın ırlarını koruyacak mı yoksa yıkacak mıydı?
•
Arkamı döndüm ve apartmanın girişine doğru ilerledim. Kapıyı açmak için bir hamle yapacakken sesini duydum. "Alin!"
Omzumun üzerinde ona baktım. Dudaklarındaki o güzel kıvrılma görülmeye değerdi. "Sevgilim veya bir flörtüm olursa, bu yalnızca sen olursun."