Yine oradaydın. Yine ince parmaklarınla aşık olduğun kitapların sayfalarını okşar gibi çeviriyordun. Ve ben yine sana kapılmıştım. Sen özenle okurken kitapları, ben özenle okuyordum seni. Gülümsediğinde ağzının kenarını süsleyen sayamadığım minik gamzelerin, kısılan gözlerin, hafif çatılan kaşların, hepsi kutsanmış kadar güzeldi. Sen, kutsanmış gibi güzeldin. Keşke, tıpkı o gün gibi şemsiyemin altına alıp korusaydım seni, ama bu sefer yağmurun sert damlalarından değil, yaşamın gerçekliğinden. Tüm hakları kulaklığımda saklıdır.