Bu ev benim çocukluğum, gençliğim ,herşeyim. Ailem yüzünden bu eve ait hissedemiyordum kendimi. Her karışını ezbere bildiğim evden resmen kovuluyordum. Kararımı vermiştim çoktan ancak cesaret edemiyordum. Ne bana yardım edebilecek arkadaşım ne de bir telefonum vardı. Bu koskoca dünyada tektim. Annem beni doğururken vefat etmişti. Ve babam beni bununla suçladığı için bana böyle davranıyordu. Üvey annem zaten bana babamdan daha iyi davranıyor. Bana bağırdığı zaman sakinleştirmeye çalışıyordu. Beni sevse de ben onu çok sevmiyordum. Annenizin yerine başka biri geçse sizinde sevmeyeceğinize eminim. Biraz zaman geçirdiğim tek kişi evdeki üvey annem Ayla. Kararımı bugün vermiştim kesinlikle bu gece kaçıyordum.
Bu evden ,bu şehirden uzaklaşmak belki iyi gelebilirdi. Ayla'ya bile söylemeden gidiyorum. Yeni hayaller yeni umutlar ve yeni hayatım için gidiyorum.
Bakalım bu maceramda beni neler bekliyor ?
(Tamamlandı)
26 yıl önce karışan hayatlar.
Ailesinin göz bebeği Naz ve ailesini kabul etmeyen Almiranın hikayesi.
Arslanların prenses kızı Naz aslında Biolojik kızları değilse neler olur?
Peki güçlü savcı Naz Arslan bu gerçeği kabul edecek mi?
Almiranın yıllar önce öğrendiği gerçek ortaya çıkmışdır.
Peki şimdi iki genç kız ne yapacak?
Naz canından çok sevdiği abilerinden ayrıla bilecek mi?
Böyle bir şeyi bu iki aileye kim yapmış ola bilir ki?
Tesadüf mü yoksa intikam oyunu mu?