TRAILER / TANITIM VİDEOSU:
https://www.youtube.com/watch?v=ROiby8NXzUk
Siyah ve beyazın düzenli bir ilişkisi olurdu. Beyaz geldiğinde siyah gider, siyah geldiğinde beyaz giderdi bulunduğu ortamdan. Bu asla birbirlerini görmek istemedikleri anlamına gelmezdi, onlar buna mecbur bırakılmıştı.
Tıpkı gece ve gündüz gibi.
Nasıl olur da yaradılışına ihanet edip, gecesinden kaçıp güneşe sığınırdı bir yıldız?
Dünya imkansızlıklarla doluydu, ve bu her defasında can yakardı.
Kısaydı beyazın boyu... Oldukça sevimli bir gençti, ahşap döşemeli evinde her zaman tek başına yaşamıştı. Orası hep papatya kokardı. Biraz da çikolatalı puding...
Siyah oldukça karanlık bir gençti. Neşeliydi çoğu zaman. Mezun olduğunda çocuk ruhların doktoru olacaktı, iyileştirecekti minik ruhları. Siyahtı o, çünkü aniden gelir, aniden gider, ona ihtiyaç duyar, ondan korkar fakat yinede onsuz yaşayamazdık.
Beyaz hiçbir zaman siyahtan ürkmemişti. Karanlığın arkasında bir şey gizlediğini sananlar korkardı hep siyahtan. Oysa, karanlığa güvenseler, onun arkasında hiçbir şeyi saklamayacağını da bilirlerdi.
Aydınlık bunun her zaman farkındaydı.
Usulca gözlerini kapattı ve tereddüt etmeden atladı siyaha,
kaybolmak için.
Omega jungkook ilk defa bir gece arkadaşlarıyla dışarı çıktığında, sabah hiç olur olmadık olaylarla karşılaşacaktı. Sarhoş olup, geceyi bir alfayla geçirmişti ve o alfadan hamile kalmıştı...
" Ben daha yirmi yaşında, ikinci sınıf bir üniversite öğrencisiyim! Bir bebeğe nasıl bakabilirim!?"
alfatae
omegakook
(texting+düzyazı)
[mpreg!]
omegaverse