Olduğum yerde kaldım. Güzel giden her şeyin bir anda nasıl bozulduğuna şahit olmak ve tüm hücrelerimle yaşamak inanılmaz kederiydi. Bir insanı kaybetmek, çok acı , acının da ötesinde dayanılmaz. Ancak bu kaybediş , ayrılık ya da ölüm değil. Keşke olsa dedirten türden. Bizim tanışmamız çok olağandı, öyle film gibi falan değil yani. Teyzemlere giderdim her yaz. Site komşuları Tijen Hanım ve Ahmet Bey vardı.Bir de kızları Ecem. Çok hoş , çok kültürlü ve çok nadide insanlar. Onlarla birlikte vakit geçirmek büyük keyifti. Müzik, edebiyat, tiyatro , aklınıza ne gelirse hiç sıkılmadan sohbetlerine katılıp içinde kaybolduğum güzel zamanların birinde biricik oğullarıyla tanıştık. Kerem...O da en az ailesi kadar seçkin ve sıcaktı. Onunla tanıştığımda ikinci sınıf öğrencisiydim edebiyat fakültesinde...Hayatım ikiye ayrıldı o günden sonra. Kerem'den önce ve Kerem'den sonra olmak üzere. Birlikte geziyor, birlikte sohbetler ediyor ve her geçen gün daha da yakınlaşıyorduk.Ailesi de sevmiş olacak ki , bir akşam döndüğümüzde teyzem konuşmak istediğini söyledi. Biraz tedirgin olmuştum.Ama gülümseyerek konuya girdi, " Bak Nazcığım, Tijen Hanımla sizden konuştuk bugün. " dedi. Ben pek anlamamıştım ama konuşmama fırsat vermedi. " Kerem ve sen " " Teyzeciğim ,bizim aramızda düşündüğünüz gibi bir şey yok ama" Böyle diyordum ama yalandı. Çok aşıktım Kerem' e. O değildi biliyordum. Teyzem : -Biliyorum , ama ailesi tam aksi olsun istiyor. Yanı senin de müsaaden olursa seni ve Kerem' İ... Duyduklarım gururumu okşamıştı çok. Ama bunu teklif edenin Kerem olmasını çok isterdim. Acaba o bunları duyunca ne diyecekti? Ertesi gün onunla karşılaşmak istemedim. Aile zoruyla ya da teklifiyle benimle evlenmesi beni çok incitirdi, biliyordum...Sonra okulum vardı, hayallerim vardı.Ama söz geçiremiyordum kalbime. Gözlerinin i