Damla sesleri toprak kokusunu burnuma getirirken seslerin yağmur sesleri olduğunu anladım. Gözlerimden kestiğim yaşlar gökyüzüne yansıtmıştı gölgesini adeta... Yağmur sesleri ruhumu, toprak kokusu beni benden alıyordu. İşte dedim bitti. Ama bitmeyen tek şey bu oyunda yavaş yavaş ana karakter oluyor oluşumdu. Ve ana karakterler ölürse bu oyun burda biterdi. Bir silah sesi geceye ölümcül yarasını açarken odadaki tüm ışıklar kendini geceye teslim etti. Gecenin alacakaranlığını,saçtığı parlak ışıklarla bölen ev, şimdi ise o karanlığın çukuruna düşmüştü... Bir his tüm hisleri bir çırpıda yerle bir ediyordu. Sessizlik en korkutucu sesti ve sessizlik korkuları kalbime saplanmıştı. Sessizlik bir kuklanın ipine dolanırken yere düşen bir beden tüm sessizliği içine hapsetti. Ve artık; Bir barut kokusu toprak kokusuna karışmış, bir yağmur sesi bir silah sesine karışmıştı.... ÇUKUR ASLI KURU