KALBİMİ KOYDUM! #Wattys 2016
  • Reads 437
  • Votes 41
  • Parts 5
  • Reads 437
  • Votes 41
  • Parts 5
Ongoing, First published Jun 24, 2016
Mature
Çantamı rastgele koltuga koyduktan sonra kuzenim Alya'ya döndüm. Kollarımı iki yana açarak üstümdeki forma ve yırtmaçlı kot pantolonu gösterdim. 

"nasıl görünüyorum"

"yakıyorsun Dolunay! Hadi stad dolmadan futbolcular ile fotoğraf çekinelim"

Somurtarak sahaya döndüm. Dönmem ile onunla göz göze gelmem bir oldu. Ve itiraf edeyim televizyonda göründüğünden daha yakışıklıydı. 
Ve şuan bana bakıyordu. Acaba arkamdakine mi bakıyordu. 

Arkamda kimse olmadığına emin olduktan sonra tekrar sahaya baktım. Yine onu gördüm. Hayranı olduğum takımın kaptanını... Buğra Saygılı'yı

Bir anda gözlerimi kaçırdım ve Alya'nın peşinden koştum. 

Hadi ama Dolunay..! O bir futbolcu! Sen ise sıradan bir kız! O dünyaca ünlü, sen ise mahallede ünlüsün! Saçmalama! Öyle bişey olamaz. 

Bu düşünceler ile Alya'yı kaybettiğimi farkettim. Arkamdan bir el beni tuttuğunda çığlık attım.

"Alya! "

Arkamı döndüğümde Buğra Saygılı'yı gördüm. Simsiyah gözlerini bana dikmişti. 

"hoşgeldin maviş"
All Rights Reserved
Sign up to add KALBİMİ KOYDUM! #Wattys 2016 to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
AİDİYET - ADEN & DEVRİM by RuyamG
38 parts Complete
''Yıllardır beni görmeni bekliyorum.'' Bir eli çıplak sırtımdayken diğer eli bacağımı okşuyordu. Sıcak nefesi dudaklarıma vururken ifadesiz kalmak benim için çok zordu. İçimden yükselen duygularla ona teslim olmak istiyordum. ''Her zaman bir adım arkandaydım. Sadece bir kere... kafanı çevirseydin beni görürdün, Aden.'' Sesindeki muhtaçlık ona hiç yakışmıyordu. Herkes onun gücünden ve ne kadar yenilmez olduğundan bahsederken onun tek istediği bendim. Hem de yıllardır... Hislerini bilmediğimi ve onu görmediğimi düşünüyordu. Ne kadar yanıldığını ah bir bilse! ''Kokunu özledim.'' Kafası boynuma sokulurken bedenim istemsiz olarak titredi. Ben... daha önce bu hislerle hiç kuşatılmamıştım. Bedenim benden bağımsız hareket ediyordu. ''Devrim...'' Anında işaret parmağıyla dudaklarımın üzerini örttü. ''Şhhh,'' ''Bugün benim sıram, Aden Özkan.'' Hem aklımı başımdan alıyor hem de konuşmama izin vermiyordu. ''Seni her gördüğümde yapmak istediğim ilk şey buydu.'' Sırtımdaki elini sıkılaştırırken bacağımdaki elini daireler çizerek belime çıkardı. ''Seni böyle kollarımın arasında sarmak istiyordum.'' Fısıldayarak, ''Sonsuza kadar.'' dedi. ''Devrim, ben...'' ''Bir kez daha sözümü kesersen Aden, seni susturma yöntemim dudaklarım olacak.'' Ne!? Şaşkınlıkla gözlerim açıldı. Kollarının sıcaklığıyla mayışan bedenim gerginleşti. ''Buna daha fazla dayanamıyorum. Sensizlik... beni mahvediyor.'' Sözleriyle darmadağın olmuş bir haldeydim. Onun olmak istiyordum. Bunu yapamazdım çünkü bizim ailelerimiz düşmandı! Devrim ne düşündüğümü anlamış olacak ki, ''Siktiğimin düşmanlığı umurumda bile değil, Aden.'' dedi. Oturduğum masaya heybetli bedeniyle yaklaştı. ''Ben Devrim Soypak, seni kendime alacağım.'' ''Öyle ya da böyle!'' ''Hazırlan Aden, çok yakında gelinim olacaksın.''
You may also like
Slide 1 of 10
Lafügüzaf  cover
AİDİYET - ADEN & DEVRİM cover
GÜN TABAĞI | TEXTİNG cover
Sabır Vaktine Esirdir / Texting cover
İzler Silinmez cover
BERDEL (+18) cover
SEN BEN VE BİZ. *Texting* (+18) cover
Takıntı cover
Zeytin Dalı cover
SEVDA KONMUŞ DALLARIMA  cover

Lafügüzaf

19 parts Ongoing

Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellattı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi.