Köşe başındaki ızgaralı pencerelere sahip zemin katın önünde seni bekliyor ve kendimi en az o demirlikli, karanlık, rutubet kokan evde hapsolmuş gibi hissediyordum. Sonra sen geldin, önümden geçtin. Gözlerimin gözlerine değdiği o kısacık salise uzadı, ömrümü kapladı ve özgür kıldın ruhumu. Sonra sen gittin. Özgürlüğümü de aldın ve gittin. Arkana bir kere bile bakmadan gittin. Şimdi ise geriye sende hapsolan bir ben kalmıştı. UYARI: Hikaye boyxboy, homoseksüel yönelim içerir. Homofobiklerin uzak durması tavsiye edilir.