Nathan, 5 yıldır birlikte olduğu kız arkadaşı Emily'yi 7 Ağustos 2012'de bir trafik kazasında kaybeder. Emily tam bir internet bağımlısıdır ve ölümünün ardından Nathan, kız arkadaşının tüm sosyal medya hesaplarını kapatır. Fakat ölümünden 13ay sonra 4 Eylül 2013 günü Emily'nin facebook hesabı aktive edilir ve Nathan'a bu hesaptan mesajlar gelmeye başlar. Bu mesajlar şu şekildedir :
E: Merhaba
N: Sen kimsin? Emily'nin hesabından mesaj almam çok garip.
N: ??? Tamam o zaman, her kimseniz ileride lütfen kendi hesabınızdan bana mesaj atın.
E: Merhaba
N: Susan? Emily'nin hesabını kullanan sen misin?
E: Merhaba. Bu Pazar bir yerlere gidelim mi?
N: Sen kimsin lan?
E: Otobüsteki tekerlekler
N: Lütfen kim olduğunu söyler misin?
Başlangıçta Nathan, bu mesajları Emily'nin annesi Susan'ın gönderdiğini veya arkadaşlarının yaptığı kötü bir şaka olduğunu düşünür ve mesajları önemsemez. Fakat mesajlarda Emily'nin ölümünden önce çıkmayı planladıkları bir geziye ve yol için seçtikleri Wheel on The Bus şarkısına gönderme yapıldığını görünce korkmaya başlar. Aldığı her mesajın ekran görüntüsünü kaydedip arkadaşlarına yollar.
Bir süre sonra Emily, Nathan'ın fotoğraflarında kendisini etiketlemeye başlar. Bunu fark eden bazı arkadaşları Nathan'a bunun bir virüs olabileceğini söylerler, bazıları ise arkadaş listesinden silinmeye başlar. Tüm bunlara rağmen Nathan ölen kız arkadaşıyla bir şekilde irtibata geçiyor olduğunu düşünerek facebook hesabını kapatmaya niyetlenmez.
Nathan, Emily'nin hesabını kullanan kişiye bunu neden yaptığını, neden resimlerde kendini etiketlediğini sorar fakat cevaplar oldukça anlamsızdır. Bir süre sonra ise Nathan'ın söylediği şeyleri tekrar etmeye başlar. Daha sonra Nathan bu mesajların daha önceki konuşmalarından alınmış cümleler olduğunu fark eder. Bu mesajların gönderildiği yeri tespit etmeye çal