Atıfet
  • Reads 7,337,027
  • Votes 282,155
  • Parts 38
  • Reads 7,337,027
  • Votes 282,155
  • Parts 38
Complete, First published Aug 15, 2013
Betül yetenekli bir aşçıdır. Çevresinin ısrarıyla evlenmek için evlilik görüşmeleri yapmaya başlar. Bu görüşmeleri yaparken ev sahibinin oğlu Yüzbaşı Fırat'a ilgi duymaya başlar. 

*atıfet:karşılık beklemeden duyulan sevgi

(Tamamlandı)

©Tüm Hakları Saklıdır.
All Rights Reserved
Sign up to add Atıfet to your library and receive updates
or
#1öpücük
Content Guidelines
You may also like
MÂHPARE by msaslann
37 parts Complete
"Çok mu seviyorsun?" diye sordu Arslan dayanamayarak. Ahsen ise usulca salladı kafasını. "Tamam, gel o zaman." Elini bırakıp Ahsenin korkuyla yere bıraktığı bisiklete yöneldi. Bisikleti kaldırdığında aklından geçenden emin olamadı. Bu bisiklet ikisini de kaldırır mıydı bilemiyordu. Fakat denemeden bilemezdi. "Arslan abi?" diye sordu küçük kız şaşkınlıkla. Arslan yakışıklı yüzüyle Ahsene baktıktan sonra önündeki kısma vurdu iki kere. "Bisiklet bisiklet demiyor muydun? Atla hadi!" Arslan Ahsenin kıpırdamadan durduğu yerde kendisine bakarken ki yüz ifadesine gülmeden edemedi. Ardından hemen konuştu. "Hadi mâhpare..." tehdit edercesine devam etti. "Beklemem bak!" Yeşil gözleri hemen açıldıktan sonra vakit kaybetmeden daha doğrusu Arslan abisi fikrini değiştirmeden hareketlendi küçük kız. Arslanın da yardımı ile oturdu önüne. "Mahpare mi?" dedi tam olarak telaffuz bile edemezken. "Hoşuna gitmedi mi?" diye sordu Arslan henüz hareket etmeden. Buna karşılık kafasını salladı hızla Ahsen. "Ne demek ki?" "Ay parçası..." dedi gözleri küçük kızın yeşillerine birkaç saniye takılırken. Ardından hemen toparladı kendisini. "Şimdi?" dedi sorunun cevabını yeniden almak ister gibi. "Şimdi hoşuna gitti mi?" Kocaman gülümsedi Ahsen. Saçlarından yayılan kokunun farkında olmadan bir kez daha salladı kafasını. "Hı hı.." ardından o da yeşillerini kahveleriyle buluşturdu. "Çok güzel." © Tüm Hakları Saklıdır kopyalanamaz, alıntı yapılamaz, başka yerlerde kullanılamaz. Mâhpare adıyla yazılmış wattpad üzerindeki ilk hikayedir.
İKİ DELİ by Pikacu-15
71 parts Complete
"Yavaş yesene kızım! Önünden alan mı var pastayı?" kafamı salladım. "Var, sen! Hayvan gibi herifsin silip süpürürsün sen şimdi bunu!" gülerek kafasını iki yana salladı. "Çocuk gibisin varya, her tarafını çikolata ettin." dedi. Gözlerimi kıstım ve dolu ağzımı umursamadan konuştum. "Sanane oğlum, sanane!" tekrar çevirdim kafamı pastaya. "Birde dudaklarını büzerek konuşma." hah. "Büzersem nolurmuş paşam?" dedim alayla. "Kötü şeyler." Allah Allah. "N'aparsın?" saçlarını geriye attı ve, "Seni bir öperim görürsün." dedi. "Nah öpersin!" dedim ve orta parmağımı gösterttim. "Ateşle oynuyorsun güzelim." meydan okurcasına yüzüne baktım. "En fazla yanarız sıkıntı yok." yarım ağız gülümsedi hafifçe. "Başımın belası." dedi ve saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. "Başının tatlı belası?" gülümsedi, gülümsedim. Yaklaştı, yaklaştım. Daha çok gülümsedi, daha çok gülümsedim. Gözlerini kapattı, gözlerimi kapattım. Öptü, öptü- Bi' saniye ölüp geliyorum. ❥ *Dikkat! Hikaye de bağımlılık yapma tehlikesi vardır! Badem şekeri görünce aklınıza Şimal, danone görünce ise Cenk gelecektir! Hikayenin ve karakterlerin bağımlısı olduğunuz zaman sorumluluk kabul etmiyorum!* *Küfür, argo, saçmasapan espriler ve fazlasıyla absürt mizah içermektedir. Sadece gülmek ve eğlenmek için yazılmıştır. Ciddiyet yoktur. Esprilerden tiksinirken birden bire sizde espri yapmaya başlayabilirsiniz. Durduk yere kahkaha da atabilirsiniz! Her şey olabilir yani! Aman dikkat!* *En yüksek derece- Mizah in 1. Teşekkürler.* *Hikaye, 2016 da yazılıp yayımlanmıştır.* *Tüm hakları danone de saklıdır.* ❥
SINIR |Tamamlandı| by __Katre__
75 parts Complete
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.
GECENİN İZİ by hisssizyazar
42 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 20
MEHPARE| Ay Parçası cover
ATEŞİN BIRAKTIĞI KÜL cover
Aşk Evliliği mi ? cover
ALTINDAĞ MAHALLESİ cover
Delikanlı cover
MÂHPARE cover
Dilerim Ki | Gerçek Ailem cover
İKİ DELİ cover
evrenin kayıp yıldızı cover
Aşktan Yalanlar cover
Trabzon'a Gelin  cover
İsimsiz Arzular cover
KİRAZ MAHALLESİ (TAMAMLANDI)                                                 cover
AF cover
SINIR |Tamamlandı| cover
TAHT cover
GECENİN İZİ cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
UFAKLIK (TAMAMLANDI) cover
MAHALLE 1. cover

MEHPARE| Ay Parçası

40 parts Ongoing

Bir gece birlikte olan bir hemşire ve bir askerin aylar sonra aynı karargahta karşılaşma serüveni... Arkanda, bir ölü bırakıp gittin ama katil değilsin. Sen sevgilim, olsan olsan yeni tomurcuklanan bir çiçeği ezip geçen birisin sadece... Düzenlemeler yapılacaktır ----------------- Şahsıma ait isim ve kurguyla yazılmış bir kitaptır bu zamana kadar kimseden alıntı, esinlenme yada benzetme yapmılmamıştır . Yazdığım 7 kitap mevcut ve her birinde yüzlerce isim ortaya çıkıyor hepsi tamamen benim kurgumdur. Tüm hakları saklıdır ©