Hayalleri yıkılan ve gelecekten bir beklentisi kalmayan bir adam ne yapar?
Yankı gitmeyi seçti.
Bir sabah ardında ailesini, doğduğu şehri ve ülkesini bırakarak kimselere haber vermeden çekip gitti. Aradan geçen yıllar geçmiş hayal kırıklıklarını, pişmanlıklarını ve özlemini ortaya çıkardı.
Gitmek kolaydı, peki ya dönmek?
Yıllar sonra sevdiği şehre geri döndüğünde onu bir sürpriz bekliyordu. Üstelik giderken ardında bıraktığı hiç kimse eskisi gibi değildi. Yıllar herkesi değiştirmiş, pişmanlıklar ve acılar bir kez daha gün yüzüne çıkmıştı.
Yankı'nın önünde hatalarını telafi edecek günler mi vardı yoksa eski hatalarına yenilerini mi ekleyecekti?
Yerde geriye doğru sürünürken üzerime adımlayan beş maskeli adama bakıyordum.Güldü bir tanesi,bu bariz bir 'sen şimdi elimize düştün' gülüşüydü.Daha ne yaptığımı bile bilmiyordum.
İçlerinden bir tanesi daha da öne çıktı ve yerde olduğum için bir dizini kırıp benimle aynı hizaya geldi."Seni ne yapacağız şimdi?"
"B-beni bırakabilirsiniz mesela" korkudan olsa gerek kekelemiştim.Oysaki ben kekelemezdim,hep cesurdum.Nerdeydi şimdi o önüne gelene kafa tutan ve bildiği birkaç tekvando hareketiyle adamları yere seren kız?
Elini uzatıp çenemi tuttu ve sıkarak buz mavisi gözlerine bakmamı sağladı.Korku tüm bedenimdeydi."Bizimle geliyorsun"
Kafamı onun temasından kurtarıp hızlı denebilecek şekilde iki yana salladım."H-hayır"
Arkada kalan dörtlü kollarını göğüslerinde çaprazlayıp bu aciz halimle eğleniyordu.Odalardan birinin kapısı açılınca içerden Bengü çıktı."S*ktir!"
Dibimde duran adam yerinden kalktı ve bir kere bile arkasına bakmadan küçük evimizin kapısından çıktı."İkisini de alın,gidiyoruz"