Bir gece silah sesiyle uyandım,
Fırladım kalktım yatağımdan,
Anam senin bakışını andım,
Hiç çıkmadın aklımdan.
Teröristler sarmıştı dört bir yanı,
Silahıma sarıldım hemen,
Ellerimde duruyordu kardeşimin kanı,
Öldüğü günden itibaren.
Yine gelmişlerdi haince,
Saldırdılar yine karakola,
Sarmıştı beni bir düşünce,
Belkide gideceğim kara toprağa.
Önce vatandır anam,
Benim için üzülme,
Şehit olsam dahi,
Sen gözyaşı dökme.
Bizim burda geceler ıssızdır,
Akşamları ay ışığı vurur koğuşa,
Bu vatana canım fedadır,
Kıyamam gözünden akan tek bir yaşa.
Birden bir kurşun geldi,
Bir acı var bedenimde,
Sanki yüreğimi deldi,
Baktım ki resmin kanlar içinde
Şehitlik alnıma yazıldıysa,
Sen hiç üzülmeyesin,
Bu son mektubumdur sana,
Sen her zaman kalbimdesin.
Bu kitapla bambaşka bir töre hikayesi okuyacaksınız. Bol kahkahalı kimi zaman gözyaşları içinde kimi zaman da öfkeleneceksiniz. Ama bir karakter var ki o sizden biri. Onu seveceğinize emimim.
Ezman okumak için gittiği ve orada kalıp çalışmaya başladığı İngiltere'den Mardine yaz tatiline gittiğinde berdel kararıyla Asmin ile evlenmek zorunda kalır.
Ne Ezman bu zamana kadar izleyip okuduğumuz bir ağa ne de Asmin boynu bükük bir berdel gelinidir. Ezman başta bu evliliği kabullenmek istemez ve Londra'ya kaçma planları yapar. Sizce bunu başarabilecek mi?
Her ikisi de bu kadar alışagelmişin dışında bir karaktere sahipken, evlilikleri ayakta kalabilecek mi?
Ezman Ağa'nın ve Asmin'in berdel hikayesini okumaya, okurken hem gülüp hem ağlamaya var mısınız?