kırmızı ayakkabılarıyla yürüyüşü bayram çocuklarını hatırlatıyordu, tek fark onunkiler çocuk ayakkabısı değildi, uzun siyah saçlarındaki bukleler,bir gülün tomurcuk halindeyken açılmaya hazırlandığı anki kadar güzel ve hayranlık uyandırıcıydı,insanın içinden sessizce onu izlemek geliyordu.İnsan o kırmızı ayakkabıların peşine takılıp sonsuza kadar onunla yürüyebilirdi ama o bunu istemezdi eminim istemeyecekti.
şehirler arası yolcu terminalinde ,şehirler arası gelen ve giden yolcular, ismi bilinen ama hikayeleri nekadar önemli olursa olsun bilinmeyen .. .
kimileri ihanete uğramış ,kimileri en sevdiğini toprağa bırakmış ,kimileri evlilik arefesinde kimileri bebek bekliyor yani hayatın içinde .. .olan ve olmayanlar gelen ve gidenler seven ve nefret edenler ,affeden yada edemeyip acı çekenler
en çokta yolculukta yolda olanlar, hepsi nezaman nerede biteceği aslında belli ama kesin olmayan yolculuk hikayeleri
bir güvercin havalandı kırmızı ayakkabıların tam önünden, alışmışlar belli kalabalığa korkmuyor çekinmiyorlar ,kısa uçuş mesafelerinde yer değiştiriyorlar sadece, kimileri gibi .. .
ben bir kuş olsaydım kartal olurdum herhalde,özgür ,güçlü ,acıyla ve sadakatle yaşamayı seçmiş özenilesi bir yaşam sürecinin yazarı .. .
sonra çiçek olsaydım beyaz lale olurdum, temiz ince ve sesiz severdim dünyayı ve duruşumda öyle güzel ve umut gibi olurdu. ..
sonra bir kelime olsaydım tereddütsüz aşk olurdum .. .
ulaşılması en zor anlaşılması imkansız , yakan ama acıtmadan tutsak kılan anlamına hayran olanları.
bir cümle olsaydım :seni seviyorum olurdum,güzel olurdu sevseydim kırmızı ayakkabılı bu güzel kızı bir cümle olarak sevdiğinin dilinden,sevseydim beyaz laleleri güzelleşirlerdi daha bir başka ve kartalların hayat hikayelerini sevseydim daha anlamlı olurdu yaşamak tıpkı kelimem gibi
olmayı istediğim bu hayatta,şimdilerde kime old