"Gördüğün gibi ben seni, gerçek seni tanıyorum Levent! İnsan sevdiği kişinin herşeyine dikkat eder, özveride bulunur...... Sen beni tanımıyorsun Levent! İsmim dışında, herkesin bilebileceği basit bir kaç bilgi dışında hakkımda hiç bir şey bilmiyorsun. Geçen gün abimden duydukların senin için çok şaşırtıcıydı çünkü gerçek benim nasıl biri olduğum hakkında hiç bir fikrin yok. Sen benim nefretimi bilmiyorsun Levent! Sen benim kalbim kırıldığında, canım yandığında, en çok sevdiğim insana bile arkamı dönebileceğimi, onu arkamda bırakıp yoluma devam edebileceğimi bilmiyorsun." İ Karısının bir gün ondan vazgeçebileceği düşüncesi genç adamı iliklerine kadar buz kütlesine çevirdi. Olmazdı! Yapmazdı! Onun tanıdığı ya da tanıdığını sandığı karısı bunu yapmazdı. Ancak o an Beliz'in bütün cümleleri zihnine hücum etti. 'Levent karısı tanımıyordu!' Beliz, hala yanakları üzerindeki kocasının ellerinin üstüne kendi ellerini koydu ve dudaklarını kocasının dudaklarına değdirdi. Oraya minicik bir öpücük bıraktı. "Senden nefret etmeme izin verme Levent. Senden tek istediğim şey.......sev beni! Acıtmadan, kırmadan, incitmeden sadece sev beni." Diyen genç kız kalbindeki bütün duyguları ve yakarışları serbest bırakmıştı. **** Ateş gibi her şeyi yakıp kül edebilecek bir adam.....su gibi duru ve berrak bir kız... Peki ya ateş suya sevdalanırsa, onların bu imkansız görünen aşkı nasıl gelişir? Tabiki ben yazdığımda...