Bu gün de uyuyamıyorum... Hayatıma yeni bir kapının açılmasın için gerçekten bunları yaşamam şart mıydı? Ben Hera Özkan. Ahmet Özkan'ın biricik kızı (!) iyi eğtim almış, parmakla gösterilen on sekizinde bir genç kızken hayatım bir kabusla yerle yeksan oluverdi. Ben bu sırada ne mi yapıyordum? Hiç. Herkes gibi oturup öylece izledim. Ayak altından olmamam içim İzmir'e sürüldüm. Sevgili babam bunun benim için bir ceza olduğunu düşünse de çok yanılmıştı. Birkaç ay öncesine kadar böyle dostluklar yanlız Oğuz Atay'ın kitaplarında var sanırdım.Birkaç ay öncesine kadar aşk denen o meşhur kelimenin sözlük anlamını dahi bilmiyordum. Burası benim tekrar doğuşum olmuştu. Bu insanlarla tanışmak benim için enkazın altında aylarca kalıp sonra burnum bile kanamadan çıkmak gibiydi...