Yağmur damlaları tenine değdikçe sinirleniyordu, sinirlendikçe daha da hızlanıyordu. Nefret ediyordu ıslanmaktan. Yanındaki boşluğu fark etti, iki kişi olmaları tek başına kaçma istediğini köreltiyordu. Her şeye rağmen yavaşlayıp arkasındaki kıza seslendi. ''Ne dikiliyorsun?'' Kız, başını kaldırıp direk lambalarının yağmura geçirttiği evrimi seyretti. Direkten vuran ışık yüzündeki morlukları siyaha çevirmişti. ''Tenime dokunan en nazik şey bu damlalar. Şefkatini geri çevirmek kabalık.''