Zavallı kırlangıcın biri, günün birinde bir adama aşık olmuş. Her gün penceresine konup onu izlemeye başlamış. Bir süre sonra cesaretini toplayıp vurmuş penceresine. Adam çok meşgulmüş ayrıca huysuz, rahatsız edilmesine sinirlenmiş. Dönmüş cama, karşısında bir kırlangıç görünce kaşlarını çatmış. Kırlangıç derin bir nefes almış, açmış gagasını seviyorum seni demiş. Nedeni niçini önemli değil uzun süredir seni izliyorum. Beni içeri al birlikte yaşayalım. Adam birden parlamış, daha neler! Nereden çıktı şimdi bu sen bir kuşsun, kuşlar insana aşık olur mu hiç? Kırlangıç mahçupça başını eğmiş ama pes etmemiş bir süre sonra tekrar pencereye gelmiş. Gülümseyerek tekrar şansını denemiş. Al beni içeri sana dost olurum, arkadaş olurum. Canını sıkmam. Adamın cevabı kesinmiş asla değişmemiş. Lafını kısa kesmiş hayır demiş. Kırlangıç son kez adama gelmiş. Havalar soğudu, üşüyorum aç şu pencereyi de gireyim demiş. Yoksa sıcak yerlere göçeceğim ben sıcakta yaşarım. İkimizde yalnızız, yalnızlığını paylaşırım. Adam kaba, sinirli, huysuz. Bazı gerçekleri duymayı sevmezmiş. Düpedüz kovmuş kuşu. Kırlangıç çekip gitmiş. Adam pişman. Nasıl olsa hava ısınınca gelir kırlangıcım demiş. Havalar ısınmış. Başka kuşlar gelip geçmiş. Onunki yok. Bilmediği bir şey varmış. Kırlangıçların ömrü 6 aymış. Ömrünü feda etmek istemiş ona kırlangıç, adam elinin tersiyle itmiş.
1 part