Gökyüzünün rengini sorsalar ne derdin??? Ne kadarda garip bi kızdı. Annesinin ölüm haberini duyduğunda, onu canından çok sevdiği halde tek damla gözyaşı akıtmayan. Annesinin yanına koşacakken sadece gözlerini gökyüzüne dikip uzaklara dalan. En önemlisi gözlerinde Murat'ın düşeceği sayısız uçurum saklayan bu kız... Sıla.... Deli değildi, davranışlarıysa dışardan bakıldığında bir deliden farksız. Hissizin tekiydi bu kız. Murat'ın hissizliğine vurulduğu, hissizliğiyle kendini hissettiren Sıla. Gökyüzü onun sığınağı. En özel mücevheriydi. Gökyüzü simsiyahtı. Çünkü biz sadece masmavi görürdük onu. Böyle görmek istiyorduk farkında olmadan. Hayattaki kötü yanlarımızı görmediğimiz, görmek istemediğimiz gibi. Gökyüzü simsiyahtı çünkü geceleri unuturduk hep. Hergün bizlere gösterilen gerçekleri, geceyi; yine hergün unutmayı başarırdık usanmadan... Sıla siyahın farkındaydı... Buna göre yaşıyordu ve bu yüzden deli gibi görünüyordu... Deli dediklerimiz ise bizimle dalga geçen akıllılardı...All Rights Reserved
1 part