Bu ne demek oluyordu?
Duyduklarımın ne kadar gerçek olduğunu anlamak için başımı kaldırdım. Ersan Bey'den başlayarak yukarı doğru çıkmış ve hemen yanında onu görmüştüm.
Onu.
Onca yılın rahatlığının beni tek tek terk etmesinin şokunu yaşarken, ne yapacağımı ne düşüneceğimi bilemiyordum. Ona karşı biriktirdiğim nefret mi kendini gösterecekti? Yoksa üç sene önce yaşadığım aşk ve tutkudan geri kalanlar mı?
Sahi. Ne kalmıştı geriye? Onun nefretiyle sarmaladığım ruhum kalmıştı. Aksisi mümkün değildi, olamazdı.
Bakışlarımı onda tutmaya devam ederken, bir zamanlar deli oluğum gözleri gözlerime tırmandı. Ilık hisler bedenimi sarmıştı. Kalbimde oluşan hissin adı neydi? Özlem?
"Ve artık oğlum Ateş, ortağım Doğan Eraslan'ın kızı; Dolunay Eraslan ile çalışacak..."
Bir şok daha bedenime yayılırken, gözlerimi ondan çekip babasına diktim. Bu bir şakaydı değil mi? Birazdan bir kamera çıkacak ve 'şaka' diye bağıracaklardı.
Bu ne demek oluyordu?
***NOT: BU KİTABIN BÖLÜMLERİ BÜYÜMESİNİ BEKLEMEDEN PAYLAŞILMIŞTIR.!
Gerçekten okurken yerinizde duramayacağınız aşktan çok tutku dolu kitap arıyorsanız doğru yerdesiniz. Burası tam da aradığın. Ve benim aradığım senin gibi okuyucular. Kendine iyi bak, uğradığın için teşekürler.
"Nefret ediyorum senden anlamıyormusun?"dedim titreyen korku dolu sesimle
"Sevemiyorum ben seni olmuyor işte artık vazgeç benden izin ver gideyim"dedim artık bağırmaktan kısılan sesimle gözlerimden yaşlar durmuyordu hıçkırıkların arasında kaybolmuştum...benim isyan etmemin aksine o bana acıyan gözlerle bakıyordu ne kadar acizdim
Kolumu tutan elinden kurtarıp kapıya doğru koştum belime sarılan kollar buna mani oldu kafasını boynuma gömerek derin nefes a
ldı
"Veremem....."
"Eğer benden gitmeye kalkarsan seni odaya bile zincirlerim ama izin vermem"dedi korkudan ne yapıcağımı bilmiyordum artık yaşamak istemiyordum bu adamın esiri olmaktan bıkmıştım....