Masmavi gözlerini yeni bir sabaha açmıştı. Teni sapsarı olmuş,gözlerinin altı şişmiş ve saçları dağılmıştı. Onu incelerken bir damla gözyaşı akmıştı tişörtüne. Zaten dün anlattıklarından içim buruktu ki onun ne hissettiğini düşünemiyorum,şimdide kötü durumdaydı. Güçlü bir kadın değilmiş. Hiç merak etmiyor musunuz? Dün gece bana ne anlattı? Evet bakalım, geçmişe kısa bir yolculuk yapalım.
Dün Ilgın evimin önünde belirdi, gecenin o karanlığında bile masmavi gözleriyle ve uzun mu uzun saçlarıyla belli olmayı başarıyordu. Zilimi çaldı, zaten penceremin önünde çayımı yudumladığım zaman dışarıya bakarken gördüğüm an kapıyı açmaya gitmiştim bu yüzden o zile bastığı an ben kapıyı açmıştım bile. Ama baktığımda Ilgın'ın ağladığı çok belliydi birden bana sarıldı ve bana şunu dedi :
- Hayat çok mu zor yoksa sadece bana mı böyle geliyor? Ben annemi kaybettikten sonra zaten bitmiştim,hikayem bitmişti, kalbim tükenmişti. Kalbimi emanet edicek birini isterken bana yapılacak şey mi bu?
Jenna Collins Gizemli Kasaba'ya taşındığında olacaklardan habersizdir. Birçok yeni insan tanıyacaktır. Peki ya tanıdığını sandığı insanlar gerçekte öyle değilse?
NOT: HİKAYENİN KİTAP OLMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR/ OLAMAZ.
Başlarda acemi olduğumu biliyorum. İleride bölümleri düzenleyebilirim umarım. İyi okumalar..