Yeni bir okul, yeni bir hayat. Yine her şey değişiyordu Eylül Cesur'un hayatında. Değişim hariç. Onun hayatında değişim hiçbir zaman değişmezdi, değişim Eylül'ün ta kendisiydi. O tüm beyazlığıyla bu kez de mora, yeşile, pembeye bürünmeye giderken siyaha bulanacağından habersizdi. Aras Karan onun hayatına yeni bir renk getirecekti. Siyahı. Beyaza karışacak olan bir siyah Eylül'ün değişiminde ne denli etkili olabilirdi ki?
Üstelik siyah literatürde bir renk olarak bile kabul edilmezdi, neyse ki beyazı da renkten sayan yoktu zaten.