İmkânsız mıydık,bir rastgelişin içinde çırpınmamızın hikayesi miydi bu.Senin beni sevmeyişinin buna rağmen benim senden ısrarla vazgeçmeyişimin savaşı mıydı yoksa? Çocukken ki gibi,ilk kim bitirirse o kazanır.
Bitirmeli miyim,seni sevmeye devam mı etmeliyim bilmiyorum.Düşünüyorum sadece, serviste her zaman arkada ayakta duruşunu, siyah kulaklığını, kapalı havalarda giydiğin o desenli hırkayı,daha saysam şuradaki bin karaktere yetmezsin sen.Hele şu kaş göz uyumunu anlatsam,sayfalar geceyi bekler ben sayfaların tükenişini izlerim.
Neyse,bunları bildiğimi görüyorum ve diyorum ki usulca ben çoktan onun ruhuna karışmışım,evet onun haberi yoktu belki ama onunla yaşadığımı hissediyorsam ben,dedim kendime.
Sadece sev,sev sonuna kadar,sev sevebildiğin kadar.
"Sevilmek isterken iliklerine kadar sevgisizliği hisseden herkese..."
(...)
"Senin şımarıklıklarını çekecek bir adam değilim."
Sözleri üzerine gözlerim gözlerinde asılı kaldı. Kelimeler zihnimde bir oraya bir buraya kaçışırken hepsini bir araya toplamak oldukça zor olmuştu. Sakin ol Efsan... Kalbimdeki anlamsız ağrıyı görmezlikten geldim. Çenemi havaya dikip ters ters ona baktım. Giydiğim siyah topuklular sayesinde aramızdaki boy farkı bir kafa mesafesi kadarken gerginlikten kuruyan dudaklarımı ıslatıp onunkiler kadar acımasız olan sözlerimi sarf ettim.
"Bende sana şımarıklık yapacak bir kadın değilim."
Yayın tarihi: 12.05.2024