Olivia şehrinde iki yüz yıl sonra yeni bir ateşin efendisi doğmuştu. Ve o on yedi yaşında bir çocuktu.
*****
Bir balık kıvrılarak yüzdü, bir kaplan koşarak ağaçların arasında kayboldu ve bir kuş kanat çırparak gökyüzüne süzüldü.
Ama hiç kimse, yaklaşan tehlikenin farkına varamadı. Şehri sinsice kuşatan klaud halkı, yaklaşan zaferin kokusunu almaya başlamışken, sokağın sonundaki köşeden, henüz on yedi yaşındaki bir çocuk çıktı. Simsiyah saçları, pasif olduğunu gözler önüne sererken, hayatından memnun değildi. Gözleri huzursuzca sokakta gezindi. Ama geleceğin ona vaadedeceği gücü görmedi. Avuçlarını pantolununa silerken, bir başka pasifin sokağa adım attığını fark edemedi. Başını kaldırdı ama yanı başında yürüyen ve iki taraf arasında kararsız kalmış değişkeni hissedemedi. Ve hiçbiri, tepede, onları gözetleyen Prensin varlığını anlayamadı.
Bu şehre, bir efsane yaklaşmaktaydı. Ve kimse, onları yakacak ya da yıkacak kuşun farkında değildi. Atilla Yenilmez'e büyük bir güç emanet edilecekti. Ama Atilla bu Vedia'yı, çoktan sahiplenmiş olacaktı.
Çünkü habersizdi, emanetler, geri alınmak üzere verilirdi. Ama her şeyden önce, Atilla gizemi çözmek zorundaydı.
İlk yayınlanma tarihi: 09/08/2017
Kapak tasarımı busraa - ar
İnsanlar üçe ayrılır; yaşayanlar, yaşamayanlar, yaşayamayanlar.
Kanser hastası olan Yargı Yargıcı ölümü beklerken gözlerini hiç bilmediği bir evrende açar. Ölülerin arasından seçilerek geldiği bu evrende kendilerine Yaşamayanlar derler. Hâlâ Dünya'da kalanlara Yaşayanlar; ölen, ikinci şansı hak eden ama büyü gücü uyanmamış kişiler ise Yaşayamayanlar'dır.
Yaşayanların arasında olmak için vücudunda grup sembolünün belirmesi gerekir. Bu durum geciktikçe tedirgin olan Yargı hiç beklenmedik bir şeyle karşılaşır; Dünya'da hiç aşık tatmamıştır çünkü ruh eşi Yaşamayanlar'dadır.
Ölerek kurtulamazsınız Yaşamayanlar'a hoş geldiniz.