Gözlerini açtığında nerede olduğunun farkına varması, bir kaç saniye sürmüştü. Başı zonkluyordu ve bütün kemiklerinin sızladığını hissetti. Ona ne olmuştu ki? Neden yerdeydi ve gözlerini açmakta zorluk çekmişti? Kafası karışmıştı. En son ne olmuştu ki? Tek hatırladığı yüzüne aldığı darbelerdi. Neden yüzüne darbeler aldığını anlayamadı. Kim onu incitmek ve ona acı çektirmek isteyebilirdi ki? Kollarıyla yanındaki devrilmiş sandalyeye tutundu ve kendisini yattığı soğuk zeminden kaldırmaya zorladı. Dengesini sağladıktan sonra yanındaki sandalyeyi kaldırdı ve bedenini ona bıraktı. Başını iki elinin arasına aldı ve hafızasını toparlamaya çalıştı. Burası neresiydi? Birkaç dakika sonra kendi odasında olduğunu fark etti. Etrafına bakınırken, gözleri yerde duran yırtık kağıt parçasına gitti. Eğilip kağıdı aldı ve incelemeye başladı. Kağıdın üzerinde yazan sadece bir sayıydı: '297' En son başına gelenleri hatırlamaya başladı. Peki bunun '297' ile ne alakası olabilirdi? O an neden bu halde olduğunun farkına vardı. Her şey 'aklından bir sayı tut' sözlerinden sonra başlamıştı.All Rights Reserved