LACİVERT
  • Bacaan 36
  • Undian 7
  • Bahagian 2
  • Bacaan 36
  • Undian 7
  • Bahagian 2
Sedang Ditulis, Pertama kali diterbitkan Ogo 18, 2016
Matang
" "Gerçekten yukarıda ne olduğunu ne olabileceğini merak ediyorum sence bu yanlış mı?"
Yukarıda ki muazzam sanat eserine dalmışken tatlı ve bi o kadar haylaz çocuğun sesi tüm dikkatimi ona doğru çekmemi sağladı ,bir kaç saniye sonra tekrar mucize dolu tabloya hala doymamış aç gözlülükle inceledim."Bana bak ufaklık seninle bir oyun oynalım, tek bir dilek hakkın olsaydı ne dilerdin ama oyun bozanlık yok uçuk kaçık şeyler istemiyorum yoksa bozuşuruz."Kafasındaki saçları kalıba girdikleri kafesten çıkarıp özgür hale gelene kadar elimle umursamadan yumuşak tellerin arasına geçirdim ,kızacağını bildiğim halde.Doğal olarak bundan hoşnut olmayarak bir iki mızmızlandı ve sonra gözleri yukarıda izlediğim koca yıldız kadar parlak bir küreye döndü .Öyle ki gözünün içine düşen kipriklerinin gölgesi tam çizilesi bir şah eserdi."Dileğim şu yukarıyı bir kez olsun  bana kimsenin bilmediği bir şekilde anlatırmısın,beni gözüm kapalı o koca dünyaya sokarmısın LACİVERT ?"Konuşmasının ardından afallamış bir biçimde bakıyor ve ne demem gerektiğini düşünüyorum bu zor uçuk kaçık bir dilekti yine oyun bozanlık yaptı , nasıl diye düşünüyorsanız orası benim halkam ,ruhum ,duygularım şimdi nasıl olurda bu çoçuğa ölü bir bedeni anlatırım , ben alışığım peki ya o ... 
.
Aşk mı .Onun için sadece bir hurafe.

Eğer merak ya da her hangi bir huzursuzluk uyandırdıysa durma oku .Unutma bu hikayede  katıksız aşk yok ve şunu iyi bilin aşık olmak tek bir ruh olmak.Peki bu ruhsuz hikayede aşk ne zaman olur bilinmez pek de uzun sürmez.

 
Bu benim uzay aşkımın sonucu oluşturulan ironik bir hikayedir.
Ha evet bunuda yazmam gerekiyor ;
Bu hikayenin çalınması ya da farklı amaçlar için  kullanımı yasaktır.Tüm hakları saklıdır ❕
Hak Cipta Terpelihara
Daftar untuk menambahkan LACİVERT pada pustaka anda dan menerima kemas kini
atau
Garis Panduan Isi
You may also like
SİYAHİR  oleh ben1deniz
14 bahagian Sedang Ditulis
Havanın sıcaklığı, çölün ortasında bir yangına dönüşmüştü. Kumlar, güneşin altında daha da sertleşiyor, her adımda bacaklarınıza yükleniyordu. Sırtındaki çanta, sanki her saniye biraz daha ağırlaşıyor, ama o hiç durmaz, yürümeye devam ediyordu. Adımlarını atarken, gözleri sadece ileriyi görüyordu. Burası, askerlerin kaybettikleri her şeyin, her umudun olduğu yerdi. Zorluğun başladığı, ancak vücutlarının ona alışmasıyla bir şekilde unutmaya çalıştığı yerdi. Burası, zihninin sınırlarını zorladığı, karanlık düşüncelerle baş başa kaldığı yerdir. Saatler geçtikçe, ayaklarındaki acı, aslında daha fazlasını hissettirmeye başlar. Bir müddet sonra, fiziksel sınırların ötesine geçer ve zihin buna ayak uydurur. İlk başta kaslarınız bağırırken, sonradan sadece bir donukluk kalır. Vücudun ne kadar yorulursa yorulsun, komutanın emri, görevdeki sorumluluğun baskısı, bir adım daha atmanı sağlar. Çünkü geri dönemezsin. Bir çığlık duymamak, bir yudum su içmeden yol almak... Bu, tüm askerin yaşadığı mücadeleydi. Kendini bir çukurun dibinde hissettiğin zaman, etrafındaki dünyayı duyamazsın. O kadar yalnızsındır ki, neredeyse hayatınızdaki her şeyin geçici olduğunu düşünmeye başlarsınız. Ama her gün bu hatırlatma bir şekilde unutulur. Çünkü seni bekleyen görev vardır. Ve o görev bitmeden, ne kadar acı çeksen de devam etmek zorundasındır. Gözlerinde uyku eksikliği, vücudunda kanla karışmış terin izleri, aslında seni oraya getiren o içsel güçle savaşıyor gibidir. Bazen derin bir nefes alırsın, ve sonra bir adım daha atarsın. Ama bu bir seçim değildir. Sadece, bir asker olmanın tanımıdır.
You may also like
Slide 1 of 10
Yüzbaşı "Kan"🩸 cover
BİNBAŞI'M cover
DİLSİZ KURT cover
ASKER / GERÇEK AİLEM  cover
KURŞUNİ(mafya)  cover
DİRENİŞ cover
Mafyamı +18 cover
Mesaj | Texting +18 cover
SİYAHİR  cover
ARYON cover

Yüzbaşı "Kan"🩸

24 bahagian Sedang Ditulis

Beni çekiştirmesine izin veriyordum çünkü henüz benim kim olduğumu bilmiyordu ama öğrenecekti beni aniden yere atmasıyla ellerimi yere bastırdım reflekslerim çok iyi olduğu için şanslıydım bana bakıp " Kimsin sen şerefsiz!" demesiyle sırıttım ama yüzümdeki peçeden bunu görmüyordu beni bir terörist sandığı için böyle konuşuyordu ama ona kim olduğumu söyleyemezdim böyle bir emir almamıştım "benim kim olduğumu yakında öğreneceksin işte o zaman bana bu yaptığını sana ödeticem yüzbaşı" dememle gözünün en derinine bakıp meydan okumam onu şaşırtmıştı ama benim kim olduğumu öğrendiğinde daha çok şaşırıcaktı! ... Ben kim'miyim ben Yüzbaşı Alya bozkurt teröristlerin korkulu rüyası nam-ı diğer "KAN" 🩸 { Asker kurgusudur 🪖🇹🇷 } Not: ilk kez kitap yazıyorum yazım yanlışım olursa kusra bakmayın Bu kurgudaki askerler , terörist isimleri ve yerler tamamen hayal ürünüdür .