Bir çığlık sesi. Bir bedenin içindeki ruh, dipsiz bir karanlığın hükmünde olan cehenneme ulaştığında yankılanan sessiz, bir o kadar da gürültülü bir ağıtın sesiydi bu. ''Oğlum!'' dedi annemin sesi. ''Deniz!'' dedi yine gözlerimin önüne düşen deniz gözlüm, Mualla'm. Tam gözüme çarpan güneş, kendini mavi içinde siyaha boyadı. Burada yıldız yoktu, yıldızlar O'nun gözleriydi. Yaşlı kirpiklerimin arasında sahne alan gökyüzü, deniz gözlerin ve cenneti oynayan mavinin yerini buğulu bir beyaza bıraktı. "Deniz!" diye seslendi o narin ses bir kez daha. Sonra bir kez daha, bir kez daha... Çok geçmeden sesine bir şimşek çaktı; sesi uzaklaştı, damlalar göz yaşlarıma karıştı. Mavi kayboldu, beyaz çürüdü ve karanlık çöktü. Bir çığlık daha sessiz bir ağıtta can buldu, büyüdü. Kapanan sahnenin perdesinin ardında cehennem göründü.All Rights Reserved
1 part