Bir acı hatırlıyorum.
Bir kaybın acısı.
Öyle bir acı ki gördüğüm her yerde, attığım her adımda, aldığım her nefeste.
Öyle bir acı ki beni karanlık sularının dibine çekiyor, zehrini yutturuyor, nefesimin kesildiğini gördüğünde beni yüzeye çıkarıp çırpınışımı izliyor ve sonra yeniden her şeyi başara sardırıyor.
Çünkü o uçurum sadece onu alıp götürmemişti, beni de beraberinde götürmüştü.
Benden sadece aşkım çalınmamıştı, bana dair iyi olan her şey çalınmıştı.
Sevgim, merhametim, kalbim ve aklım o gece, o uçuruma onunla birlikte düşerek o suların dibine gömülmüştü.
Ve benden geriye sadece acı ve yıkım bırakmıştı.
Beraberinde herkesi boğmak istediğim, altında kalmalarını istediğim acı ve yıkım kalmıştı.
Çünkü yardım dilendiğimde elimi tutan olmamıştı, adalet istediğimde terazisini getiren olmamıştı, herkes haykırışlarıma kulaklarını tıkamıştı.
O yüzden anlıyorsunuz ya, bu sıradan bir acının anısı değil.
Bu deliliğin anısı.
Benim ve sonrasında tüm dünyanın delirişinin ufak bir başlangıcı.
Durdurulamaz, geri alınamaz, sonu getirilemez bir deliliğin başlangıcı.
Her şeyin sonuna hoş geldiniz, başlangıca veda etmeye hazır mısınız?
"Çok yakınımdasın kedicik. Dikkat et, ısırabilirim."
"O halde sana yeni bir bilgi daha çıngıraklı." Öfkesi birden çekilmişti. "Bir Aslanın dişleri de çok keskindir. Dikkat et. Ben sadece ısırmam, parçalarım."
"Vay be!" dedim hiç oralı olmadan. "Nasıl korktum fark ettin mi? Titriyorum yine."
Sessiz kaldı ama hala belimde duran eli sıkılaştı. Birden tüylerimi diken diken edecek bir şey yaptı. Dişleri boynuma sürttü. İnce derisini çekip örseledi. "Ödeşelim ister misin..." dedi, nefesi boynumu yalayıp geçti ve Lian ekledi. "...çıngıraklı?"
---
Assra Marian Sallister... Bir Ak Yılan prensesiydi ama ummadığı bir ihanetle kendini bir Aslan prensin pençeleri altında buldu. Şimdi ya o Aslanı öldürecekti ya da...
Hayır, başka bir seçenek yoktu.
Onu öldürecekti!
*Ejder Ateşi Serisi
1. Kitap: Yılan Yuvası (Tamamlandı)
2. Kitap: ...
3. Kitap: ...
4. Kitap: ...