Gönül yorgun, nasıl tebessüm etsin Bir ışıltı gerek buğulu gözlere. Sevdalar samanlıkta benliğinden bi eser Gizli bir fasıl bu, nasıl içilmesin... Serzenişlerini duyurup gözyaşlarını gönderme bana. Üzülürüm, dayanamam bilirsin. Sen yalnızca gül kokulu tebessümlerini ver Yaşatırım ben aşkımızı... Gel... Gel ki ömrün uzasın bende. Başak rengi saçlarını getirsin rüzgar. Buğday tenine hasret bırakma beni, İçin için ağlar da, Bir GEL diyemem, tanırsın... Gün batımında bir yudum kahve ol, Esir ederken bakışlarımı kendine, Görmemişçesine sev beni. Bir sevda masalıydı desinler, lakin imrenmesinler. Hülya da O'nu çok sevmişti desinler...