İnsanlık
  • Reads 24
  • Votes 1
  • Parts 2
  • Reads 24
  • Votes 1
  • Parts 2
Ongoing, First published Aug 27, 2016
Mature
Her şey varlığımız dahilinde bizi yasallaştıran güçle ortaya çıktı yani zamanla...
Geçmişte , gelecekte , gecede , gündüzde , iyilikte, kötülükte , aydınlık ve karanlıkta bu dünyanın kaderi olarak yaşandı . Dünyanın kaderi görülen de değil daha derindeki sırlarla bugüne geldi . Sırlarımız hayatlara bedel oldu hayatlar bahşetti ve bu sırlarımız bize hediye olarak inancı verdi ama biz bu inancı kendimizi bu dünyaya zincirlemek için kullandık . Sonuçta ise kör kuyulara bağlanmış varlıklar ortaya çıktı biz İNSANLAR
Evrenin doğuşuna ölümüne şahit olan bizler bu dünyadaki tek kaynağımızı yani kendimizi hiçe saydık görmezden geldik . Oysaki en başından beri sorduğumuz sorunların cevabı kendimizdeydi.Bir vücudun içine hapsolan bizler ruhumuzdaki cevapları dinlemedik 
İşte insanlığın hikayesi bu kez benimle ortaya farklı bir yorumla sunuluyor
All Rights Reserved
Sign up to add İnsanlık to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oluyor) by Maral_Atmc6
72 parts Ongoing
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
You may also like
Slide 1 of 10
FERİT (GAY) cover
küçük ayı ve büyük ayılar cover
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oluyor) cover
KARANLIĞIN ŞEHRİ cover
FELAKET'İN KOLLARINDA cover
Lidena cover
YIRTICI GÖZLER cover
HİS 🔥  (Yeniden Yayınlanıyor) cover
Genesis [GAY] cover
Bağ  cover

FERİT (GAY)

30 parts Ongoing

Ne yani ben 1986 yılında gôtünü veren bir ibnemiydim hemde ülkücü bir adama..