Kösem'in Rakibi: Mahfiruz ~Askıda~
  • Reads 811
  • Votes 37
  • Parts 2
  • Reads 811
  • Votes 37
  • Parts 2
Ongoing, First published Aug 28, 2016
Ben Raşa Çerkassky... Çerkes - Kabardeyler'in prensi Alkas Çerkassky'nin 1590 yılında doğan küçük kızı, inci tanesi...
Ben Hatice... 1601 yılında, henüz on bir yaşında ailesinin isteği üzerine Osmanlı Sarayı'nda kahya olan halası Servazat Hatun tarafından Saray'a alınan soylu köle...
Ben Mahfiruz... Çerkes Valide Handan Sultan'ın haremdeki gözdesi... Sultan Ahmed Han'ın ilk hasekisi... Şehzade Osman, Hatice Sultan, Şehzade Bayezid, Şehzade Hüseyin ve Şehzade Süleyman'ın validesi...
Ben Valide Mahfiruz Hatice Sultan... Sultan Osman Han'ın validesi, Osmanlı Sarayı'nın Çerkes kraliçesi... Kimse yenemedi, yenemez beni. Tek rakibim var Osmanlı'da, Kösem. O da yok edemez beni.
~Onun için hayat, zordan imkansıza giden bir yolculuktu... ~
*Tarih dizilerinden değil, tarihin kendisinden ilham alınmıştır.
All Rights Reserved
Sign up to add Kösem'in Rakibi: Mahfiruz ~Askıda~ to your library and receive updates
or
#311osmanlı
Content Guidelines
You may also like
Geceyi Yaran Kadın •FSM | Yenileniyor  by -VESTA-
5 parts Ongoing
Buyur, Kayra. Mektubunu aldım. Beni görmeyi dilemişsin." Evet, evet diledim. Ama neden diledim? Bilmiyorum. Sefer için şans dilemeye geldim falan desem? E adam zaten kazanacak biliyorum. Neyse konuşurken düşünürüm. "Yüce Padişahım, huzurunuzda bulunma bahtiyarlığına erdim. Yarın sefere çıkacağınızı işittim, sizi uzun süre göremeyeceğimi biliyorum. Bu nedenle sizi son kez görmek istedim." Sarı Çiyan'dan bahsetmedim. Onun cezasını kendim veriyordum. Hem, bu kadar küçük bir olay için ispiyoncu olmak hoş olmaz. Mehmet, hafifçe gülümsedi ama gözleri hâlâ düşünceliydi. Dirseklerini kolçağa dayadı, parmaklarını birbirine kenetledi. "Son kez görmek mi?" diye sordu, başını yana eğerek. "Sefere çıkıyorum diye öyle mi diyorsun? Yoksa bir daha buraya çağırılmayacağını mı düşündün?" Ne demem gerektiğini bilemedim. Yalnızca gözlerinin içine bakarak gülümsedim. "Yüce Padişahım, ne haddime. Sadece sefere giden her asker gibi sizin de uğurlanmayı hak ettiğinizi düşündüm." Kaşlarını hafifçe çattı ama gözlerinde keskin bir ifade yoktu. Sanki düşünceleri başka bir yerdeydi. Sonra başını salladı, ellerini çözdü ve sırtını koltuğa yasladı. "Uğurlamak mı? Peki, nasıl uğurlayacaksın?" Bu bir sınav mıydı? Yanıtımı tartıyor muydu? Ses tonunda hafif bir alay sezdim ama asıl niyetini anlamak güçtü. "Size dualarım ve iyi dileklerimle, hünkârım." Gözleri kısıldı, dudaklarında belli belirsiz bir gülümseme vardı. "Dualarını esirgemeyeceğini bilirim, Kayra. Ama senin uğurlaman biraz daha... özel olabilirdi, değil mi? Sonuçta, benimle görüşmeyi talep etmeden de dua edebilirdin."
You may also like
Slide 1 of 10
Namus Müşkülü cover
İkinci Yaşam 1-2 cover
Osmanlı Tarihi  cover
Bir Erik Meselesi cover
Bana Aitsin (Tarihi aşk serisi 1) cover
Geceyi Yaran Kadın •FSM | Yenileniyor  cover
Cariye'nin İkinci Hayatı cover
Dük ile Beş Çayı cover
MAL-İ HÜLYA  cover
DÜŞES GERİ DÖNDÜ cover

Namus Müşkülü

27 parts Ongoing

Namus davası Yıl: 1970