Bırakma beni sevdiğim,gidişine dayanamam, Hasret gözyaşlarıyla kendimi avutamam Dönerim dersin kadere İNANAMAM, Bıraktığım anılarla ben sensiz yaşayamam.... Bu hikayenin amacı sizi başlarda yanıltacak...Gerçekler ortaya çıktıkça dehşete düseceksiniz.Her hikaye mutlu başlar...belki... Ama bu hikayenin başlama şekli sizi yanıltmasın.Elbet her hikaye mutlu başlar.Her kes mutludur....ancak tabikide Karanlık çöker...karanlıkta ışığı ararsın...çünkü korkarsın. Bulamazsın..dizlerinin üzerine çökersin.Tam pes edecekken omuzunda bir el hiss edersin.O elin kime ait olduğuna bakarsın...bu kişi güvenirsin.Seni ışığa götürmek ister.Ama bu kişi oyunu sevdiğinden oyun oynamak ister."Tamam" dersin oynarsın.Sek-sek oynamak ister "tamam" dersin.Oynarken maalesef ki Karanlık yüzünden yeri göremezsin...Bi çukur olur...oraya yanlışlıkla düşersin... Adam seni arar...bulamaz...ama pes etmez... Sen orada ağlamaya başlarsın..korkarsın...titrersin...üşürsün... Adam sesi duyar o tarafa gelir elini uzatır seni görür.El uzatır,seslenir.Sesi duyunca umutu bulduğunu anlarsın ve el uzatırsın.Adam elini yakalar ve seni çeker.Seni oradan çıkarttığında hala üşüdüğü görüp üzerine ceketi örter.Daha sonra seni kucağına alır ve ışığa doğru ilerlemeye başlar...işte bu beyaz ışıktan içeri girdiğinde cennetin kapıları sana açılır..... HİKAYE ŞARKISI-SOFİA KARLBERG-CRAZY İN LOVE