HOLLANDALI

ÖNSÖZ

Aşk denilen duygunun ne zaman, nasıl ve kime karşı ortaya çıkacağı hiç ama hiç belli olmuyor. Bu kitabımda, gönlünü yabancı bir kıza kaptıranların başından geçen hikayeleri sizlerle paylaşacağım. Kimi zaman eğlenceli, kimi zaman sıkıntılı olan bu süreç, aşağı yukarı şöyle gerçekleşiyor;
Davranışlarınıza nasıl tepki vereceğini bilemediğiniz için ilk başlarda bocalıyorsunuz. Zaman zaman anlatmak istediğiniz şeyi tam olarak anlatamazsınız ve bu sizi zor bir duruma sokuyor. Ki 'o' an geldiğinde, duygularınızı ifade ederken epey zorlanıyorsunuz. Çünkü olumsuz bir cevap alacağınız hissine kapılıyorsunuz. Onun toplumunun geleneklerinin sizinkinden ne kadar farklı olduğunu görüp şaşırırsınız. Sıradışı bir cinsel hayata sahip oluyorsunuz ve ufkunuz açılır. Kıskançlık yapmak istersiniz ama kısa sürede bunun ona sökmeyeceğini farkediyorsunuz. 'Herkes kendi içtiğini öder' mantığına alışmak biraz zaman alıyor ama alışıyorsunuz. İnsanlar size bakar ve "aşk gerçekten de ırk, millet, renk tanımıyor" diye düşünür. Ailenize onu tanıtmanız gerektiğinde oldukça komik anlar yaşanır. Ki siz onun ailesiyle tanışmaya gittiğinizde, yaşadığınız gerilim sebebiyle şalterleriniz kısa süreliğine atar. Ortak diliniz İngilizce ise, bir süre sonra sular seller gibi İngilizce konuşmaya başlarsınız. Fakat kültürel farklılıklardan dolayı ilişkinizde sorunlar baş göstermeye başlayabiliyor.
Gün gelir de ayrılmanız gerekirse, bilirsiniz ki o kız hayatınızın aşkı olarak kalacaktır. Fakat her ne olursa olsun, birçok insanın kıskanacağı, oldukça sıradışı bir ilişki tecrübe etmişsinizdir ve bunu hayatınızın geri kalanına yansıtabileceksinizdir. Dil, din, kültür farklılıkları ilişkinizde oldukça zorlayıcı olabilmektedir.