ASİLLER CEHENNEMİ -“Yani şimdi gidiyor musun?” -“Evet.” Gözlerine bakarken benimkiler doluyordu. O bulanık su yeşili gözlerine. -“Söz veriyorum, döneceğim,” dedi. Henüz on bir yaşındaki bir çocuk için ne büyük bir söz. Gülümsedim. Çünkü yapabileceğim tek şey buydu. -“Yalancı!” artık o da gülüyordu. İçeriden bir ses geldi. Bu tiz ses bakıcının sesiydi ve onu çağırıyordu. Gidecekti ve dönmeyecekti. Bir daha hiç onu göremeyeceğimin karamsarlığına kapılınca titredim ve kısa bir süreliğine ona baktım. -“Devrim hadi gel. Süren doldu.” Devrim çantasını sırtına aldı. Son kez bana döndü ve beni baştan aşağıya süzerek sözlerine devam etti. -“Söz veriyorum.” Tabii 6 yıl sonra… Her şey değişti ve artık onlar büyüdü. Çocuk değiller. Unutulmuş bir söz var aralarında. O günden sonra Eylem Devrim’i bir daha hiç göremedi. Ama asla onu unutmadı. İyi ki de unutmadı. Çünkü artık Devrim onun hem kardeşi hem de biricik sevgilisi… Üvey kardeş olmayı onlar seçmedi ama sevgileri çok derinden geliyordu. Bela peşlerini bırakmayacak. Devrim’in üyesi olduğu kulüp aşklarına zarar veremez ancak onların ve sevdiklerinin canını yakacağa benziyor!
1 part