HOGWARTS WALLS ▹ h. potter

Ne düşünüyorum biliyor musun?"

Gözlerimi gözlerine kilitlediğimde dikkatini tamamen bana vermişti. Ne diyeceğimi merak ettiğini hissediyordum. Ona biraz daha yaklaştım ve teninin gömleğinin altında gerilmesini izledim.

"Bence sen bir korkaksın."

Kaşlarını çattı ve elini masaya sertçe bastırdı. Ne dediğimi anlamaya çalışıyordu. Yeşil gözleri her zamanki ateşiyle yanıyordu.

Bazen sadece bana mı böyle bakıyordu bilemiyordum.

Üzerime lanet fırlatmak ister gibi.

"Ne demek istiyorsun Greengrass?"

Dilimi dudaklarımda gezdirdim ve alayla gülümsedim. Kumrala çalan bir tutam saçı kulağımın arkasına ittim ve göz temasını hiç kesmedim.

"Nefret ettiğin bir şeyi istemek ve bunu itiraf edememek korkaklıktan başka nedir ki?"

Beni anladığını biliyordum, o da biliyordu. Ben aptal biri değildim, bana olan ilgisinin farkındaydım. Regulus Black'in benden ölümüne nefret ederken ilgi duyması o kadar komikti ki, bunu birine söylediğiniz an size delirmişsiniz gibi bakardı.

Ama doğruydu işte.

Masaya ellerimi yaslayıp kulağına eğildim.

"Hogwarts duvarları bunu ne kadar saklayabilirdi, Black?"