Nazîn
  • LECTURES 223,974
  • Votes 7,604
  • Parties 33
  • LECTURES 223,974
  • Votes 7,604
  • Parties 33
En cours d'écriture, Publié initialement sept. 28, 2016
Bir adam tanıdım.
O benim aydınlığım oldu. 
En çaresiz anımda, geçmişin gölgesi altında ezilen ruhumu oradan kurtardı.
Yürek acıdan başka tüm hislere yabancıyken, yaşayan bir ölü yeniden canlandı.
Gülümsemeyi öğrendim. Çekilen onca acıya rağmen gülümsemem gerektiğini. 

O adam Baran'dı. Nefret duyduğum şehrin sokaklarında çıktı karşıma. 

Gözlerinin rengi kadar tuhaf ve karışıktı. Elimden tuttu. Beni bir enkazdan ayağa kaldırdı. Tüm hislere yabancı olan yüreğime dokundu. İnanmak istemedim. Birini sevebileceğime, benimde bir yüreğimin olduğuna, onun benim her şeyim olacağına inanmak istemedim. Belki de korktum. Annemin ardından onunda gideceğini düşündüm. Aramıza mesafeler ördüm fakat o mesafelere fazla dayanamadı. 

Ben uzak kalmaya çalıştıkça yakınlaştı ve yıkılmaz sandığı duvarları yerle bir oldu. Büyük bir boşluk açıldı. Tüm engeller o boşluktan içeri sızdı. Geçmiş açığa çıktı, gelecek kalan son umudu da öldürdü. Artık kendimizi savunabileceğimiz bir cephemiz  yoktu. 

Sadece birbirlerine ihtiyaçları olduğunu düşünen iki beden ve kaybedenlerin yazıldığı bir hikaye vardı. 

Bu, bizim hikayemiz. 
Bu, bizim yangınımız.

Ve bu bizim ilk kaybedişimiz değil.
  
❁ ❁ ❁



✓  Hikaye yazarların izni olmadan başka bir yerde paylaşıldığı veya taklit edildiği taktirde yasal işlem başlatılacaktır!

✓  ©Tüm Hakları Saklıdır.
 
✓  NAZİN isminde yayınlanan ilk ve tek kitaptır!
Tous Droits Réservés
Inscrivez-vous pour ajouter Nazîn à votre bibliothèque et recevoir les mises à jour
ou
Directives de Contenu
Vous aimerez aussi
ADEL, écrit par KbraKii
30 chapitres En cours d'écriture
Telefon dört beş defa çaldı. Acmayacağını düşünüp kapatacakken telefonu açtı ve hemen ardından sesi duyuldu. "Ne oldu?" Sesi yeni uyandığını belli edercesine boğuk geliyordu ama sesindeki endişe de farkediliyordu. "Kusura bakma uyandırdım seni." "Ağlıyor musun sen?'' Telefonun arkasından hışırtılar gelmeye başladı. Galiba yataktan doğrulmuştu. Hıçkırdım. "Biriyle konuşmaya o kadar ihtiyacım var ki." " Ne oldu, niye ağlıyorsun? " "kusura bakma." " Rahatsız etmiyorsun beni bebeğim." Ardından tekrar konuştu. "Hadi bana neden ağladığını söyle." Sesi çok yumuşak geliyordu. Yeniden hıçkırdım. "kendimi çok kötü hissediyorum." "Neden... Neden kötü hissediyorsun güzelim hadi söyle. Benimle böyle yumuşak bir tonda konuşmaya devam ederse daha çok ağlayacakmış gibi hissediyordum. "Kabus g-gördüm ." Ve yine hıçkırdım. Derin bir nefes verfiğini hissettim ardından sesini duydum. "Şşşt ağlama bebeğim tamam. Sadece bir kabus geçti." " A-ama ben annemle babamı gördüm." Verecek bir cevap bulamamış olacak ki konuşmadı. İçimi çeke çeke ağlamaya devam ettim . Böyle ağlamam onu daha da gerdi bunu onu görmesem de hissettim. "Yavruma tamam. Öyle ağlama tamam güzelim geçti. " Sesi artık ne yapacağını bilmiyormuş gibi çıkıyordu. "Onları... çok özledim." "Biliyorum çok özledin biliyorum ama böyle ağlarsan ben mantıklı düşünmem tamam mı? Ağlama." Kendimi tutmaya çalıştım ve oda bunu fark etti. "Sakin ol, derin derin nefes al . " Dediği gibi yapıp nefes almaya başladım . Sakinleşmeye başladığımı hissediyordum. "Aferin güzelime." ___________________________________________ Uyarı: Bu kitap, şiddet, travmatik deneyimler +18 unsurlar küfürlü konuşmalar veya diğer duygusal olarak zorlayıcı ögeler içerebilir. okurların her biri için farklı bir etki yaratabilir. İçeriğin, gençlerin ve yetişkinlerin duy
GECENİN İZİ, écrit par hisssizyazar
46 chapitres En cours d'écriture
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
YAMALI SEVDA , écrit par Betulokssuz
37 chapitres En cours d'écriture
Ben boşanmış öğretmen bir babanın kızıyım. Yıllar önce, ben henüz on yaşındayken tayin edildiği Karadeniz bölgesinde aşık olup evlendi. Beni de beraberinde getirdi elbette, çünkü benim annem sorumsuz bir kadın, beni onun eline bırakmadı. Saf Karadeniz'li kadının bir kızı vardı, kendisi ablam olur Zeynep. Babam ve eşi yıllardır birbirini bulmanın huzurundan mıdır bilmem, sakin ama mutlu bir hayat yaşıyorlar. Ben lisede çıktım buradan. Ankara'da liseyi hemşirelik olarak okudum. Üniversiteyi kazanamadım, bende boş durmayayım, babamın yanına geleyim dedim, geldim. On sekiz, on dokuz, yirmi ve yirmi bir yaşlarımda buralardaydım. Sağlık ocağında yardımcı hemşirelik yaptım. O sıralarda babamın eşi Hanife annenin, ahiretliğinin asker oğluyla nişanım takıldı. Tam düğün arefesinde nişanlım olan Halil Yaman, eski sevgilisi, çok sevdiği kız ona kaçınca beni terk etti. Benim adım Tuğba, ben bu şehirden dargın gittim. Yağmurlu bir günde, onların çaylığında birlikte olmuştuk. O sarhoştu, ben aşk dolu. İkimizde nasılsa evleniyoruz dedik ve olanlar oldu. Sonra dünyam başıma yıkıldı, öyle böyle değil ama. Çok şey götürdü benden Halil Yaman ama özümü unutmayayım, çizgimden çıkmayayım diye bana kızımı bıraktı. Tuğçe sıkı sıkı tutunduğum, kendimi adadığım oldu. Ben onunla hayatta kaldım. Yoksa hissettiğim şeyle ölürdüm. Öyle buruk, öyle yamalı bir sevda.
Vous aimerez aussi
Slide 1 of 10
ADEL cover
GECENİN İZİ cover
Güneş Tutulması  | Yarı texting  cover
VATAN cover
GÖNÜL KİRASI  cover
Mafya'nın ki cover
portakal reçeli 🍊 (Düzenlenecek) cover
HAWAR cover
GÜNCE | Gerçek Ailem cover
YAMALI SEVDA  cover

ADEL

30 chapitres En cours d'écriture

Telefon dört beş defa çaldı. Acmayacağını düşünüp kapatacakken telefonu açtı ve hemen ardından sesi duyuldu. "Ne oldu?" Sesi yeni uyandığını belli edercesine boğuk geliyordu ama sesindeki endişe de farkediliyordu. "Kusura bakma uyandırdım seni." "Ağlıyor musun sen?'' Telefonun arkasından hışırtılar gelmeye başladı. Galiba yataktan doğrulmuştu. Hıçkırdım. "Biriyle konuşmaya o kadar ihtiyacım var ki." " Ne oldu, niye ağlıyorsun? " "kusura bakma." " Rahatsız etmiyorsun beni bebeğim." Ardından tekrar konuştu. "Hadi bana neden ağladığını söyle." Sesi çok yumuşak geliyordu. Yeniden hıçkırdım. "kendimi çok kötü hissediyorum." "Neden... Neden kötü hissediyorsun güzelim hadi söyle. Benimle böyle yumuşak bir tonda konuşmaya devam ederse daha çok ağlayacakmış gibi hissediyordum. "Kabus g-gördüm ." Ve yine hıçkırdım. Derin bir nefes verfiğini hissettim ardından sesini duydum. "Şşşt ağlama bebeğim tamam. Sadece bir kabus geçti." " A-ama ben annemle babamı gördüm." Verecek bir cevap bulamamış olacak ki konuşmadı. İçimi çeke çeke ağlamaya devam ettim . Böyle ağlamam onu daha da gerdi bunu onu görmesem de hissettim. "Yavruma tamam. Öyle ağlama tamam güzelim geçti. " Sesi artık ne yapacağını bilmiyormuş gibi çıkıyordu. "Onları... çok özledim." "Biliyorum çok özledin biliyorum ama böyle ağlarsan ben mantıklı düşünmem tamam mı? Ağlama." Kendimi tutmaya çalıştım ve oda bunu fark etti. "Sakin ol, derin derin nefes al . " Dediği gibi yapıp nefes almaya başladım . Sakinleşmeye başladığımı hissediyordum. "Aferin güzelime." ___________________________________________ Uyarı: Bu kitap, şiddet, travmatik deneyimler +18 unsurlar küfürlü konuşmalar veya diğer duygusal olarak zorlayıcı ögeler içerebilir. okurların her biri için farklı bir etki yaratabilir. İçeriğin, gençlerin ve yetişkinlerin duy