Ziyade Yaman Hanımefendi için...
Uras, özel bir üniversitede burs kazandığını öğrendiği zaman başına geleceklerden habersizdi. Aşka her zaman mesafeli durmaya çalışırken aşkın büyüsüne kapılacağını ve bu uğurda, İzmir'i korkuya boğan bir seri katil ile yollarının kesişeceğini ise hiç tahmin etmemişti.
Aşkın ve Korkunun Romanı
***
Kendi kendine söylendi;
" Uyu artık be adam göm başını şu yastığa!
Daha göreceğimiz çok sabah var günaydin diyeceğimiz çok insan"
***
+Çok aradım seni. Dağda taşda bayırda olsan inan seni yine bulurdum. Ama koca bir
şehir. Bazen seni göresim geldi bazen en azından sesini duyasım. Elim gitmedi mi
telefonlara gitti. Ama bir telefon uzaklığımda ol istemedim. Seni bulmayı telefonla aramak, mesaj çekmek gibi basit eylemlerle özdeşleştirmek istemedim. Koca bir şehir aradım seni.
- Dön bak ardına, değdi mi? Bunca yıpranmışlığın koca bir hiç uğrunaydı. Uğruma uğradığın şeye bak.
+ Yıprandım,evet. Çok şeye de uğradım. Biliyor musun? En çok da hayal kırıklığına
***
Hele hayatının her anını o olmadan yaşayamam diye yaşamak var ya...
Yıllar önce başlayan bir ayrılık hikayesi.
Daha doğduğu gün ölüm emri verilen bir kız.
Sırlarla dolu bir hayat.
Nefret duyulan bir beden ve sevgiye muhtaç bir kalp.
Yıllardır dedeleri tarafından kadınlara karşı bir nefretle büyüyen dört abi ve bir kardeş .
Kız çocuklarını bir utanç kaynağı olarak gören bir baba.
Yıllardır öldüğünü bildiği kızı için içi yanan bir anne.
Ve ailenin değerini bilen masum bir kız.
Peki sizce bu sekiz kişi onca engele rağmen aile ola bilecek mi?
"Aşiretmiş " sırf kız çocuğu olarak doğduğu için bilinmeyen biri tarafından ölüm emri verilen lakin ağasının emrine rağmen bir masuma kıyamayan bir kahya ile başlayan bir gerçek ailem kurgusudur.