İlk kez 3. sınıfta yaktı onları aşkın ateşi. Ufacık,minik kalplerini alevler içinde kaldı. Söndürmeye kıyamayacakları kadar saf ve temizdi. Günden güne daha çok sevdiler, daha çok bağlandılar. Ama söndürmeye kıyamadıkları ateş gün geçtikçe daha çok alevlenecek, alevler onlarla birlikte büyüyecek ve onları daha çok yakıp kül edecekti. Ayrı kaldıkları her saniye daha da acıtacak,yakacaktı. Kül olmuşlardı artık. Yana yana, seve seve...
***
"Eğer bu kadar kolay vazgeçiyorsan, aşkın ateşiyle tam anlamıyla yanmamışsındır," birkaç adımda aramızdaki mesafeyi kapattı. Yansıyan ay ışığı kahvenin en güzel tonu olan gözlerindeki yaşları parlatıyordu. Çenemi tutup baş parmağıyla sol gözümden akan yaşı sildi. Alnını alnıma dayayıp nefesini yüzüme üfledi. Eli belimdeki yerini alırken yağmur şiddetini arttırmıştı.
Daha fazla dayanamayıp kollarımı boynuna doladım. Derin bir nefes aldı. Ve ardından yüzyıllar geçmesine rağmen bendeki etkisi geçmeyecek büyülü sözleri söyledi. "Ben yıllarca senin hayalinle uyudum. Yokluğunu sigarayla örttüm, gülüşüne hasret kaldım. Belki başkasını seviyorsundur-" dudaklarımı dudaklarıyla buluşturduğumda sözleri yarım kaldı. Uzunca öptü, sanki ilk öpüşmemiz gibi. Tekrar alnını alnıma dayadı.
"Ben senden başkasını sevmedim aptal! Sen ne yaşadıysan, ne kadar üzüldüysen, ne kadar ağladıysan ben çok daha fazlasını yaşadım. Yıllar sonra kavuşmuşken, sen gidiyorsun, benden vazgeçiyorsun! Aptalsın Cem, aptalsın."
"Üzgünüm güzelim, gitmeliyim. Beni affet.Hoşçakal," dedi ve benden uzaklaştı. Kendimi boşluğa düşmüş gibi hissettim. Sevdiğim adam gidiyordu. Çocukluğumu, hayallerimi verdiğim adam gidiyordu.
Biraz uzaklaştıktan sonra arkasından ağlayarak bağırdım. "Cem! Gittiğin yerde de benim gibi kalbi kırık bir kızı bırakma!" Dizlerimin b
Kardeşi Mert için gittiği bir barda seçtiği bir adamdan hamile kalmayı planlayan Duru'nun tek amacı doğacak olan bebeğinin kardeşine nefes olmasıdır.
Duru amacına ulaşır fakat bilmediği şey ise seçtiği adamın karanlık dünyasıdır.