SU BİRİKİNTİSİ
  • Reads 8
  • Votes 0
  • Parts 1
  • Reads 8
  • Votes 0
  • Parts 1
Ongoing, First published Nov 01, 2016
Evde ders çalışırken çalan telefonumun sesiyle irkildim. Kalkıp telefona bakacağım zaman bir şeylerin ters gittiğini anladım, saat gecenin 3'ydü. Oysa benim sadece 2 arkadaşım vardı. Ben bunları düşünürken arkamdan bir ses duydum ses bana cep telefonuma bakmamı söylemişti. ARKAMI DÖNDÜM AMA KİMSE YOKTU. Ve o an yeni bir mesaj daha geldi. Mesajı açtım ve aldığım en saçma ve anlamsız mesaja bakmaya devam ettim. Çünkü mesaj farklı bir dildeydi; bilmediğim bir dilde. İyice korkmaya başlayacaktım ki tek telefon kullanan ben değilim diye düşündüm, yanlış numaradır. Kendimi rahatlatmaya çalışırken kapı açıldı ve saniyeler içinde tekrar kapandı. Tekrar ecel terleri dökmeye başlamıştım. Evet ya, bunların hepsi bu eve taşındığımdan beri başlamıştı daha fazla düşünmeden kendimi sokağa attım; orayı, arkadaşlarımı ve ailemi düşünmeden arkamda bırakıp koşmaya başladım....

Sokakta geçirdiğim yıldızlı bir yaz gecesiydi ve ben arkadaşlarımı ve ailemi düşünüyordum. Telefonumun titremesiyle kendime geldim. Cidden mi? Şimdi mi? Ay cidden kafayı yedim galiba, aynı numaradan gene farklı bir mesaj gelmişti. Daha fazla dayanamadım ve çeviriye girdim. Mesaj Latince'ydi. Anlamı ise:
-Sakın korkma. Mezarlıktaki mağaraya gel. Gelmen senin için daha iyi olur. Seni bekliyoruz Janset.

Ne 'Janset' mi? BU benim benim adım.  Yanlış numara değilmiş. Daha fazla dayanamayacağım kaybedecek bir şeyim de yok zaten telefonu kapatıp cebime koydum ve otobüse bindim. Sokağın sonuna gelince indim ve mağaradan içeri girdim. Kimse yoktu gelmedi herhalde diye düşündüm ve o an ensemde soğuk bir nefes beni karşıladı.
-HOŞGELDİN, JANSET
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add SU BİRİKİNTİSİ to your library and receive updates
or
#725karanlik
Content Guidelines
You may also like
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
55 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
GÜNEŞİN ÇOCUKLARI 🌞🌞🌞 by RapunzelSeviyor
22 parts Ongoing
"Bana ocüymüş gibi bakmayı kes. İnsanım." Derin bir nefes aldıktan sonra dolunaya baktım. Bu gece beni aydınlatmak ona düşmüştü. "Ayrıca göbeğin sana pek yardımcı olmuyor. O ağaç senden birkaç beden daha küçük." Beklediğim gibi birkaç homurtu duyduğumda ağacın arkasına saklanan genç çocuk kendini açık etti. Titreyen bedenini gördüğümde sıkkın bir nefes bıraktım. "Şu gözlerini çek üzerimden velet."dişlerimi sıkarak söylediklerim onu daha da korkutmuş gibi titremesi arttığında kendimden bir kez daha iğrendim. Üzerimde üniformam ile birçok çocuğun hayalini süslerken başka bir çocuğu benliğimle korkutuyordum. "Korkacak bir şey yok. Bir tanıdık." Kaşlarımla arkamdaki mezarı işaret ettiğimde çocuk kalkan kaşları ile bana sanki bir hayaletmişim gibi bakmaya devam etti. "Ne var ulan?! Babamızın mezarına ziyarete geldik işte! Niye mezardaki benmişimde dirilmişim gibi bakıyorsun?" Sağ elinin işaret parmağı titrek bir şekilde havalanıp arkamdaki açık mezarı işaret ettiğinde "Babanın mezarını mı kazdın yani?"diye sordu. Sanki çok normal bir şeymiş gibi sakince omuzlarımı silktim. "Senin mezarını mı kazmalıydım?" "Hayır tabiki de!"diye cırladığında diğer eliyle hızlıca ağzına kapattı. "Abla Allah'ını kitabını seversen senin akşam akşam başka işin yok muydu ya?!" "Niye lan? Bu akşam müsait değil miydi?"
You may also like
Slide 1 of 10
Cehenneminden Alacaklıyım +18 cover
Asena ✯{gerçek ailem}✯ cover
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
Kelebeğin Ömrü Kısalıyor (Düzenlenecek) cover
MAHKUM cover
GÜNEŞİN ÇOCUKLARI 🌞🌞🌞 cover
ÖLÜLER ŞARAP KOKAR cover
Köpek cover
Aşiretmiş ( Gerçek ailem) cover
TERAZİ  (Tamamlandı) cover

Cehenneminden Alacaklıyım +18

25 parts Ongoing

Sevgiden nefrete dönüşen imkansız bir aşkın hikayesi. "Onlar cehennemi yaşayacak, Aşk cennetin dilinden onlara kalan tek an olarak kalacak, bu aşkın adı cennet olmayacak." Duyuyor musun? Senin ruhun ölümün kırçıl masalı, uçurumlar vaad etti sana. Damarlarında zehir gezerken, yasadışı bir soğuk işledi zihnine. Kimsesizlik kanamalı bir acının yollarında tökezlediğinde, kız çocuğunun sesini bul, Aynadaki kırık yüzünü topla, Gözlerinde seğiren acı denizinde yüzdür. Uçurumların seri cinayetleri yalpalandırırken, ruhunun sesini sakla cebinde. Ağzını açsan bir ayna dolusu cehennem, sesinin gülen yanına bir ölüm daha sus! Yağmur işgalli bir gecede kapını çalanlar; bak sana getirdi dil sürçmeli peltek yanlızlıklar, satırlarında kan sızar. Yanlız kalmaktansa dolaşan kanında, yara olup kana adın her anıldığında. LEZÂ...