İki satıra sığdırılmış,ince el yazısıyla yazılmış bir şiir vardı kağıtta.
"Seni kırdığım yerden beni de kırdılar, hiçbir cümleyle ağlayamam artık ben seni"
Birhan Keskine ait bu mısralar gözlerimden iki damla yaş düşürdü yağmur suyuyla ıslanmış ve kenarları kirlenip yırtılmış kağıda. Nasıl bir tesadüftü bu? O mısralar? Yağmurda ıslanıp yok olmasını isteyen o insan neden kanlı mısra olarak adlandırmıştı bu kağıdı?
Yağmurda ıslanmak güzeldir. Peki ya şemsiyesiz kalmışsan hüzün yağmuru altında?
Sürekli aynı satırları okuyup durdum sanki bana bir şeyler hatırlatmasını istercesine ve yaşla dolu gözlerim yağmurun cama vuruş seslerinin oluşturduğu fonla birlikte daldı maziye.
Ben Eylül. Kim olduğumun ne önemi vardı bu hayatta? Kimsesizliğe terkedilmiş bir çocuğun çığlıydım bazen, bazen gözyaşları yüzündeki çillerinden akıp giden üzgün bir kız, bazen de Uğur böcekleri peşinde koşuşturup duran bir avcı. Uğur dedim. Benim Uğur'um. Hayattaki tek Uğur'um. O demir kapı üzerime kapandığında, soğuk taş betonların arasında kaldığım o gün bilebilir miydim ölüm günümün yeniden doğuş günüm olacağını.
Ben Eylül. Hıçkırıklarının içinde sessiz bir düğüm olmasına ses çıkarmadan, sessizliğinde boğulan bir yetim. O gün gittiğim o kafede gördüğüm o not neydi? Kim neden AĞRI-KANLI MISRA olarak adlandırmıştı o kağıdı. Hikayemi merak ediyor musunuz? Neden tek başıma yürüdüğümü bu yağmurlu günde? O zaman anlatayım....
KAPAK FOTOĞRAFI PROFESYONEL BİRİNE YAPTIRILIYOR. HAZIR OLUR OLMAZ DEĞİŞTİRİLECEKTİR :)k
*KİTAP YENİDEN YAZILIYOR!!*
Bir kadın düşünün ailesinin baskısıyla zorla evlendirilmek isteniyor. Çaresizliği iliklerinize kadar hissettiniz değil mi? Peki bu kadın kendi şehrini terk edip hiç bilmediği bir şehre arkadaşının yanına kaçmak isterse?
Yer altı dünyasının karanlık yüzü olan bir adam, gittiği mekanda karşısına çıkan kadından ilk görüşte etkilenir. Fakat bilmediği birşey vardı. Kadının ona meydan okuyacak olmasıydı. İki farklı hayat iki farklı karakter.
Kadın meydan okuduğu adamdan habersizken adam kadına esir olacaktı. Bu şehir ikisine de acımayacak. Adam çoktan kadını kendi karanlığa hapsedecekti.
"Adam yanacak kadının bedeninde kül olacaktı..."
-Yetişkin içerikli bir kitaptır!!!
-Kitapta bolca +18 vardır.
-Argo vb. olumsuz ögeler barındırmaktadır!!!