Fransız dünyasına 2008 yılında kazandırılmış değerli bir kitap olan Açlığın Şarkısı, 2008 yılında basım yapıldıktan birkaç gün içerisinde Nobel Edebiyat Ödülüne laik görülerek, yazar J.M.G. Le Clezio için bu ödülü kazandırmış bir kitaptır. Soylu bir ailenin tablosuyla karşı karşıya kalıyoruz, bu değerli kitapta. Soylu bir aile ile birlikte Ethel'in Paris'e gelmeleriyle birlikte romanın başlangıcı yapılıyor.
Basıldıktan kısa süre sonra Nobel Edebiyat ödülü almış bir kıtap. Bu kitapta zengin ve soylu bir aile anlatılmaktadır. Aile ile beraber Paris'e gelirler. Ve roman Ethel çevresinde geçiyor. Kitap sömürgeciliği, soylu, burjuva gibi kavramları bize çok iyi anlatıyor. 1930 lu yılların sosyal durumunu bu kitapta iyi bir şekilde görüyoruz. Ethel Çocukluktan çkıp genc kızlık hayatında başından geçenlere şahit oluyoruz.
Açlığın Şarkısı bir Öfke Romanı Açlığın Şarkısı (Kitabın arkası)
Genç yıllarını savaşın insanlara yarattığı ölüm nedeniyle kaybetmiş Ethel'in kişiliğinde olan birçok kişinin o dönemlerde yaşadıkları zorlukları anlatıyor. Umudu, hayalleri ve dahası avuçlarından sökülerek kopartılmış olan gençlerin hem maddi açıdan hem de manevi açıdan olan açlıklarının nasıl bir şey olduğunu dile getiriyor. Yazar J.M.G. Le Clezio, öfkenin şarkısı olarak yorumluyor romanını.
Açlığın Şarkısı romanı, gerçekten öfke dolu bir roman olarak okuyucularıyla buluşuyor. Değerli bir kitap olduğunu düşündüğümüz bu roman kitap okumak isteyenler, farklı bir öfke romanına tanıklık etmek isteyenler ve Nobel ödülü almaya hak kazanmış bir kitapta neler yazdığını merak edenler için geliyor.
"Alçin..." İsmimi nerden biliyordu bu kız? "İkizim, sen mi geldin? Göremiyorum, görmem gerekmez mi? Beni yanına almaya geldiğinde bile bana gözükmeyecek misin?" Bu kız neyden bahsediyor? "Annemde yanında mı? Bazen göremiyorum, sizin öldüğünüz günden beri oluyor. Beni bu adamlardan korumak için beni almaya mı geldin?" Bir kaç saniye gözlerim onda oyalandı. Ala'nın sesi bizi kendimize getirdi. "Alin hanım, biz Türk askeriyiz. Bir yaranız var mı? Gözlerinize mi zarar verdiler?" Ala'nın sorularını eş geçti kız. "Alçin burada değil mi? Ölmedim mi? Nasıl olabilir ki, kokusunu aldığıma eminim!"
...